İşittim ki
Sen iki büklüm geldin kardeşim
Belinin kamburuna toplanmıştı tüm sıkıntıların
Kan damlayordu gözlerinden yaş yerine
Secdeye kapandın
Toprağımızı öptün
Türklüğün kokusunu doldordun bol bol genizlerine
Kalktın
Attın eimişliğin o ağır yükünü üzerinden
Ayyıldızlı bayrağımıza sarıldın
Ağladın yine
Yıllarca özlemini çektiğin ananın
Kucak akışını görünce
Sevinç yaşları kanlarını yıkamıştı gözlerinin
Dimdik duruyordun artık
Atmıştın içinden tüm korkuları
,cezasız konuşuyordun anandan öğrendiğin dilini
Bir güzel okşandı için
İşitince edirne’den yükselen ezan sesini
Sonra…
Komşun ahmet’in
Suçsuz, yargısız kurşuna dizilişini
Bir annenin küçük çocuğu sırtında
Dinini, milliyetini korumak için direnişini
Bulgar kurşunlarının paramparça edişini
Ana ile çocuğunu
Anlattın
Ağlattın
Seni dinleyenleri
Ve…
Ve işittim ki
Dönüyormuşsun hala o kardeş kanı kokan cehenneme
Hani kardeştik ya
Unuttun mu yoksa
Ananın kucağına kendini nasıl attığını
O korkunç anılarının izleri silindi mi içinden
Neyini beğenmedin vatanımın
Ekmeğini mi
Sen kemik gibi kurumuş ekmek yemeye alışıksın
Bizim ekmeğimiz
Bizim alın terimizle yoğrulmuştur
Türkün eli gibi sıcak, yumuşaktır kalbi gibi türkün
Dükkanlarımızı beğenmemişsindir belki de
Senin gözlerin boş raflar görmeye alışık
Dur
Seni rahatsız eden
Kılıç kılıç gökleri delen minareler
Ezan sesleridir o minarelerden yükselen
Senin kulakların
Yoksa kambana seslerine mi alışık
İşittim ki
Sünnet bile ettirmemişsin oğlunu
Korktuğundan Stoyanof’u gücendirmekten
Sen anana “ana” yerine “mayko”
Babana “baba” yerine “tatko”
………………demeye alışıksın herhalde
Sen oraya yaşamaya değil
……………………..ölmeye gidiyorsun
Mezar taşına ay-yıldız yerine
……………………………………haç oydurmaya
Çaresizlikten dönüyorum demeye kalkma sakın
Kavuştuğun özgürlüğün şımarıklığı şaşırttı seni
Sen emirle yatmayı, emirle kalkmayı öğrenmişsin
Benim vatanım özgür, özgürdür insanları
Ben de senin gibi kavuştum özgürlüğüme, vatanıma
Anamın boynuna sarılırcasına boynuna sarıldım vatanımın
Açıverdi vatanım göğüslerini
……………………………………en cömertçe
sen gidiyormuşsun, git
bu vatan yürekli insanlar vatanıdır
dere suları vatan şarkıları okur
kuşların şarkılarında
………..mertliğimizin nameleri işitilir
Rüzgarın saygı duruşunu gör dağ doruklarında
Mertliği önünde benim ulusumun
Sen emirlerin kulusun
Hadi durma git
Özgürlüğün kollarında yorulursun
1989
İstanbul
Rahim Recep Akdora
Kayıt Tarihi : 14.8.2015 11:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kaleminize sağlık sayın Akdora...
yaşamayan için ahkam kesmek de kolaydır.
Bulgar zulmü bazen dizi olarak gösterildi
TRT televizyonlarında ama en çok da Bosna'da
gerçekleştirilen asimilasyonları soy kırımını
izledik içimiz yana yana, keza Karabağ...
Türkiyeyi beğenmemek mi şiirdeki kahramanın
yaptığı bilemem ama bir yere yatılı misafirliğe
gitsek, en güzel yerler de olsa biz evimizi ararız.
Belkide o giden adam da böyle hissetmiştir. Ait
hissetmemiştir kendisini...
Saygılar...
Dünü ne çabuk unutuyor, ne çabuk düşüyor kurtulduğu tuzaklara tekrar...
Hayat, 'deneme/yanılma' değildir her zaman... Her zaman 'yanıldım, affedin' diyemez bir insan...
Affedilemeyecek hatalar da yanılmadan değil, 'yapısal bozukluktan' kaynaklıdır...
Şiiri ve sizi kutlarım Rahim Bey...
TÜM YORUMLAR (7)