Işıl Şiiri - Mustafa Enes Erol

Mustafa Enes Erol
111

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Işıl

Uzun devinim sırasında fark edilmeyen fikrin içinde buldum kendimi
Metalik ve o kadar ki hisli
Koruyacağına söz verdi
Sen onu korursan eğer
Yalnızca oturuyordu karanlığın ortasında
Vücudunun kırmızılığı
Vücuduna doğru batan güneş verdi ısıyı
Aydınlanmaya başladı bir yandan
Bir şey olacaksa dedi sonra olsun ondan
Olgunluğu dilimi söktü aldı benden
Kül oldu bulutların arasında
Yağmur olarak indi sonra
Sekiz parça günün bir kısmına ve
Ne kadar kusursuzdu o yekpare makine
Eşsiz de sandım

Duydu beni
Yapılan en vahşi katliamı
Genişleyen odamın kapısından girdi en içeri
Hissedebileceğim yoğunlukta o ses içeri
Sırtımı kavuran korku hissi hiç bitmemişçesine
Hiç başlangıcı bilmemişçesine sırtımı kavuran
Duyup bana yöneldi ılık hareli makine
"Nedir o niyet" diye meraklandım
Kapının ardından

Gürültüyle çalışmaya başladı yavaşça orada
Kadifeye sarılmış inci taneleri donakalan ellerimde
Teker teker dizildiler uzanıp belimin en sonuna
Her bir saç telime erişip yok oldular
Fısıldarken kulaklarıma gümüşi makine
Ben "Nedir o niyet" diye kapının ardından
Merak içinde

Kendisini parçalamaya başladı sökmeye kalbini
Ben "Nedir o niyet" diye merakımla beraber
Makine fısıldadı içime "Senin için bu sefer"
"Görmeyeceğim" dedi "bundan sonra hiçbir ufuğu"
O ufuktan yıldızlar yükseldi gümüşi parıldayan
Yalvarıp yakardılar durdurmak için makineyi parıldayan
"Görmeyeceğim hiçbir ufuğu" fısıldayıp yıldızlara
Bana yönelttiler ışıklarını etrafımı aydınlatıp
Karanlıkta bıraktılar etrafımı aydınlatıp
Utanmadım, gözlerimin içine bakarlarken ağladım

Kanımı sildi yere akan devamında paramparça makine
Durduramadım diz çöküşünü bir daha kalkmayacağın
"Ne kadar hazin" diye girdim yedi denizin dibine
Onun şanını duydum sessizce "Ne kadar da yalın"
Kalbini uzattı makine dudaklarıma
Uzattığı kalbi yıkamış kanımla "Bu sefer senin için"
Dudaklarıma uzattı kabul ettim "Ne kadar da yalın"

Kahve çekirdekleri gibi sıcak kalbi kokusu etrafa
Yayıldı etrafımı sardı tavrıyla yıldızlara
Karanlığa boğanlar düştü birer birer gümüşi ve parıldayan
Süzülüp "Renklerim senin sayende" diye yeni kalbime
Tekrar duymak isterken onu artık karanlık ve duran
Bir tarafım "Senin için" derken bir tarafım "O geri gelmeyecek"
Kalbimden bir tını sarmaladı "Senin için geri gelmeyecek"
Bahşettiği hatırlattı sıcaklığı son bir kez daha
Gümüşi ve parıldayan

Mustafa Enes Erol
Kayıt Tarihi : 18.2.2024 18:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Çocukluğumun şiirleri. Diğer dizisi.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!