Işıklı Şehir Şiiri - Bahattin Çakılkaya

26.01.14
Yaşlı toprağın arsız tohumları
Hacı yeşiliyle yeşillenip
Şehrin yeşiliyle semirdiler
Işığa gölge düştü
Öğlen flu şimdi, ikindi koyu karanlık
Biz bu şehrin ışığını sevdik
Hep arakta elleri
Her tarakta bezleri
Ödeneği olmayan
Arkeolojik sit alanında
Gömülü ter bezleri
Uyan artık uyan ey ahali
Çatlamış dudaklarının küçük yuvarlağından
Uzun ince üfleyip durma dışarı
Lıkır, lıkır, kana kandıra
İçiliyor şehrin kaynak suları
Hep arafta dilleri
Her tarafta gözleri
Biz bu şehrin ışığını sevdik
Uyan artık uyan hemen ey ahali
Bilirsin, bi acının gözyaşı vardır
Birde sevincin
Birde, bir de yeni çıktı
Yanağa paralel, akla dik
Hem de yüksek debili
Söndürmez, ateşler cahilin fitilini
En az doksan yıldır cahil değilsin
Uyan artık saat yedi ey ahali
Yediler, içtiler ve şiştiler
Işığa gölge düştüler
Artık yeter!
Çatlayacaksınız
Vıcık, vıcık
Yağlı gölgelerinizi
Alın ve gidin artık
Biz bu şehrin ışığını özledik

Bahattin Çakılkaya