Işık ve Karanlık Şiiri - Ruhan Karaelmas

Cehalet karanlık, bilgi ışıktır.
O halde bilgi Çin'de olsa arayıp bulacağız tabi yönümüzü bulmak karanlıkta kaybolmak istemiyorsak.

Acı karanlık, mutluluk ışıktır.
O halde bardağın dolu tarafını görerek şükredip her zaman mutlu olmalıyız.

Kin karanlık, affetmek ışıktır.
O halde kin tutmayıp hep affetmeliyiz, zararla oturmak ve kin çamurunda boğulmak istemiyorsak.

Küçüklük karanlık, büyüklük ışıktır.
O halde büyüklüğümüzü bilip olgun ve anlayışlı olmalıyız, alçalıp kaybolmak istemiyorsak.

Öfke karanlık, sabır ışıktır.
O halde öfke ateşini sabır suları ile söndürmemiz gerek tabi kendimizi yakmak istemiyorsak.

Kötülük karanlık, iyilik ışıktır.
O halde hep iyilik yapmalıyız, iyi olmayı istemek doğruluk, iyi olmak erdemdir.

Pişmanlık karanlık, huzur ışıktır.
O halde pişman olamamak için düşüncesiz adım atmayıp doğru karar vermeliyiz.

Nefret karanlık, sevgi ışıktır.
O halde sebepsiz ve karşılıksız her şeyi sevmeliyiz, nefret girdabında karanlığa sürüklenmek istemiyorsak.

İnat karanlık, azim ışıktır.
O halde aradaki farkı kavrayarak, hatalarda direnmemeli, amaçlarda pes etmemeliyiz.

Soğuk karanlık, sıcak ışıktır.
O halde kalbimizdeki buzları kırıp sıcak olmalı, diğer buzları eritip yakın olmalıyız.

Eğer bilgimizin denizdeki kum tanesi kadar olduğunu ve hiç bir şey bilmediğimizi biliyorsak, o zaman bilgeyiz demektir.

Eğer kötülük edene iyilik edebiliyorsak, her zaman affedebiliyorsak, o zaman büyüğüz demektir.

Eğer kibirden, kıskançlıktan uzak kalarak tevazu gösterebiliyor ve başka başarıları beğenebiliyorsak, o zaman ustayız demektir.

Eğer nefretten kaçıp sebepsiz ve karşılıksız sevebiliyorsak o zaman hayat gemimizin kaptanıyız demektir.

Eğer haksızlıkta zayıfa el uzatıp güçlü görünene baş kaldırabiliyorsak, o zaman adaletliyiz demektir.

Eğer gerçeklerle yüzleşebiliyorsak ve kabullenebiliyorsak, o zaman cesuruz demektir.

Eğer hiddete susabiliyorsak ve savaşta silah yerine aklımızı kullanabiliyorsak, o zaman güçlüyüz demektir.

Eğer ışığa ulaşmakla, ulaştığımızı sanmak arasındaki farkı biliyorsak, o zaman akıllıyız demektir.

Eğer pişman olup özür dileyebiliyorsak olgunuz, pişman olacak bir şey yapmıyorsak erdemliyiz demektir.

Eğer elde etmek isterken para yerine tatlı dilimizi kullanıyorsak, o zaman zenginler değil biz zenginiz demektir.

Eğer paranın kendini hükümdar sanıp ulaşamadığının kölesi olduğunu biliyorsak, o zaman sultanız demektir.

Eğer bunların hepsini yapabiliyor ve sui zan edene hüsnü zan edebiliyorsak o zaman ışığa ulaşmışız demektir.

Eğer karanlığın bizi yutmasından korkmayarak baş kaldırıp savaş açabiliyorsak o zaman kahramanız demektir.

Eğer ışığa ulaşabilip karanlığa ışık tutabiliyor ve insanlara dağıtıp aydınlatabiliyorsak o zaman lideriz demektir.