Işığın Rengi Gül İmgesi Mevlid-i Nebî

Belgü Kübra
31

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Işığın Rengi Gül İmgesi Mevlid-i Nebî


Hz. Adem (a.s.) Arş-ı Âlâ’ da nurla yazılı 'Ahmed' ismini gördü. Allâh Teâlâ: ''Onun ismi göklerde Ahmet ve yerlerde Muhammettir'' buyurdu.

Yeryüzünün ilk mâbedi Kâbe tamamlanınca Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail'in ettiği duâ kabul buyuruldu. Nesillerinden onlara âyetlerini okuyan, öğreten, günahlardan temizleyen, ''Ben, babam İbrahim'in duâsıyım'' diyen, Fahr-i Kâinat Efendimiz (s.a.s.)
âlemlere rahmet olarak gönderildi.

Sevgili peygamberimizin babasının yüzünde parlayan bir nur vardı. Evlenince bu nur sevgili eşi Hz. Amine’ye geçti. Çünkü kâinatın efendisine hamile idi. Sevgili peygamberimizin babası Hz. Abdullah oğlunun hiç yüzünü göremeden ebedî âleme irtihâl etti.

Sevgili peygamberimizin doğmasına az bir zaman kala 'fil vakası' gerçekleşti. Ebrehe Kâbeyi yıkmak için ordusuyla birlikte Kâbe üzerine giderken ordularının üzerlerine 'ebabil kuşları' tarafından taşlar atıldı. Ardından sel hâlinde yağmur yağdı. Yağmur seli Ebrehe ordusunun ölülerini süpürerek denize döktü. Böylece Kâbe Allah (c.c.) tarafından korundu.

Hz. Amine’ye rüyasında ''Ya Amine! Bil ki sen, âlemlerin hayrına hamilesin doğunca adını Muhammed koy ve durumunu kimseyle paylaşma'' diye, tenbih de bulunuldu. Hz. Amine:'' Bir beyaz kuş yanıma geldi, arkamı sıvazladı. Bana akkase içinde şerbet sunuldu. İçtim beni bir nur (deniz) sardı.''

Hz. Muhammed (s.a.s.) 20 Nisan 571 Pazartesi günü seher vaktinde dünyaya gözlerini açtı.

Hz. Amine: ''Doğan yavruma baktım secdede, parmağını da göğe kaldırmış. Bir ak bulut yavrumu kundakladı, kapladı ve gözden kayboldu.''

Şifa Hatun: ''Allah’ın Resulü doğdukları zaman ben oradaydım. Kulağıma bir ses geldi sonra Allah Resulûnü kucağıma alıp emzirdim. Yavrucağız gözden kayboldu, gözlerim karardı. Bir ses nereye gitti? Diye, sordu. Doğu’ya götürüldü diye, cevap verildi.''

Fatıma Hatun şöyle anlatır. ''Doğuma sahne olan ev nurla doldu. Gökteki yıldızlar dökülecekmiş gibi sarktı.''

Peygamberimiz (s.a.s.) sünnetli ve kalbinin hizasında nebilik mührü bulunuyordu. Bu mühür 'Hatem-i Nübüvvet' beklenen son peygamber olduğunun alameti idi. Doğduğunun haberi dedesi Abdülmuttalib’e iletildi. Sevinen dede kendini torununun yanında buldu. Öptü, kokladı, kucağına aldı. Oğlu Ebû Talib’e: ''Torunum sana emanettir. Bu oğlumun şânı, şerefidir. Yüce olacaktır'' diyerek, teslim etti.

Sevgili Peygamberimizin doğumunun yedinci günü dedesi; develer, davarlar kestirerek Mekke halkına üç öğün ziyafet çekti. Ziyafetten sonra torununa ne ad koyduğunu sordular. Muhammed diye, cevap verdi. Bunun üzerine neden atalarının birinin ismini vermedin de bu ismi verdin dediler. Çünkü ''Allah’ın ve insanların onu övmelerini istediğim için'' diye, cevapladı.


14 Eylül 2024 Cumartesi

Belgü Kübra
Kayıt Tarihi : 14.9.2024 05:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Mevlid-i Nebî (Mevlid Kandili)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Belgü Kübra
    Belgü Kübra

    ''Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber'e salât ediyorlar.
    Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selam edin.''

    (Ahzâb, 33/56.)

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)