İş bitmeden... Şiiri - Mehmet Çoban

Bu gün 30 Ağustos.... Önemli bir gün... Birinci dünya savaşına giren gülkemizin topraklarından %80'ne yakınını kaybettik. Kaybettiğimiz alanlar, 20.yy. siyasi ve ekonomik yapısının temelini teşkil ediyor. İngiliz başbakanı Çörçil, bir damla petrol bir damla kan diyerek müslüman ülkeler üzerine yürüdü. Ve petrol sahalarını aldı.. Anadolu işgal edildi. Ben birinci dünya savaşını, kurtuluş savaşıyla birlikte müteala ediyorum. 1915-1922 yılları arasında 7 yıl süren, kan ve göz yaşınının egemen olduğu, ülkemizin tamamının işgal edildiği. Sonra %80 civarındaki toprakların terk edildiği. Terk edilen toprakların petrol alanları olduğu. Batının bu savaştan karlı çıktığı tarihin gerçeklerinde yazmaktadır. Anadolunun kurtuluşu olarak gördüğümüz kurtuluş savaşı, gerçekten önemli bir savaştır. Ve biz bu savaşa gelinceye kadar, basiretsiz, maceraperest paşalar yüzünden binlerce vatan evladını kaybettik. Bir hırs uğruna koca devlet yıkıldı. Topraklarımız gitti. Petrol sahalarımız gitti. Yaşamak için anadolu için kavga verdik. Bunlar önemli değerler... Ama ben bu şiirde bu gün başka bir gerçeği vurgulamak istiyorum. 1071 Alparslan'la Roma İmparatorluğunun egemenliğindeki Anadolu'ya girdik. Anadolu, o güne kadar Türklerin gördüğü en güzel ülkelerden biriydi. Timur ile Yıldırım Beyazıt savaşırken, Timur dünyanın en büyük fil sürüsünden oluşan fil ordusunu Ankara ovasındaki ormana saklamıştı. Düşünebiliyor musunuz? Şimdi sorun bu orman nerede? Anadolu yemyeşil, ormanlarıyla, akarsularıyla, adeta cennetten bir parçaydı. Bir çok eski kültür yazıtlarında, kuranda söz edilen adn cennetine benzetilirdi. Ünlü seyyah Evliya Çelebi, Anadolu'nun yeşilliğini tarif için, 'Manisa'dan Erzurum'a bir sincap daldan dala giderdi' gibi, çok veciz bir ifade ile, Anadolu'nun ne kadar çok ormanlık bir alan olduğunu anlatırdı. Peki ya bugün? O ayıldığımız, bayıldığımız Anadolu ne halde? Ne yaptık? Kadrini kıymetini bildik mi? Şimdi çölleşmenin eşiğindeki Anadolu'nun, çölleşmesini sağlayanlar kim? Evet, savaşlarda cesaret göstererek vatan kurtarabiliriz. Hayatımızı da verebiliriz. Ama o vatanın kıymetini bilmeyiz. Kendi ellerimizle çöl yaparız. Sonra terk etmek zorunda kalırız.. Ben böyle bir günde, zaferlerin kutlandığı bir günde... Anadolu'yu bu hale getirenleri vatan hainleri ilan ediyorum. Yazıklar olsun onlara ki! ... Önce gereksiz olarak ülkemizi birinci dünya savaşına soktular. Sonra ülkemizin tamamını işgal ettirdiler. Sonra birinci dünya savaşına girmeden önceki topraklarımızın %80'e yakınını kaybettiler.. Bütün ekonomik değerleri toplayan petrol yataklarını batıya teslim ettiler. Anadolu'yu kurtarmak için, var gücümüzle savaşmamıza neden oldular. Ve bugün, ülkeyi çölleştirme yolunda hızla ilerliyorlar. Bunlar kim Allah aşkına? Bunlar kim? Bu vatan hainleri kim? Aydan mı geldiler? Uzaydan mı indiler? Yoksa içimizden mi çıktılar?