bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki
bazı şarkılar vardır
cızırtılı bir yağmur gününü anlatır
uzaklarda süren sarı yağmurluklu bir hayatı
deniz bazen kendini kaldırımlara fırlatır
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Çok güzel bir şiir
bazı şarkılar vardır...
bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki...iç savaşımın şiiri..ışıklar içinde uyusun..
Şiire şimdi bir de tüm bu bilgilerle bakalım:)
Şiire Giriş;
beni bilimle anla iki gözüm, felsefeyle anla,
ve tarihle yargıla...
şiirin kendisini zengin kıldığı şey
içerisinde gizlediği bilgidir
şiir ha duygularımı okşadı
yani şiir sadece okuyup geçmek için değildir.
Şiirin bize duygunun ötesinde vermek istediği bir amacı daha vardır.
O yüzden ilk önce iyi bir okuyucu olmamamızı ister bizden.
Bunu özümseyerek yapmalıyız diyenlerdenim,
bilhassa Didem Madakın şiirleri hem duygunun o uçurum kıyılarında gezdirirken bizleri
hem de bilgilenmemiz açısından, elinde şiirini ışık (fener gibi) yolumaza tutar.
O sırf iris sözcüğü ile bunu pekala başarmıştır.
Önce İrisin bütün anlamlarına bakalım;
Mitolojide İris
İris Çiçeğinin mitolojik hikayesi. Antik bir Yunan tanrıçası olan İris, Okeanos’un soyundan gelir. Thaumas ile Elektra’nın kızıdır. Tanrıların tanrısı Zeus ona gökyüzünden yeryüzüne haber taşıma görevini verir. Bunun sebebi de gökle yeri birbirine bağlamasıdır. İris hep mutlu haberleri taşır. Zeus insanlara mutlu haberleri ileteceğinde hep İris’i kullanır.
İris Çiçeği Hikayesi
Latincede adı “cennetin gözü” anlamında olan İris, renkleri ve çizgileri, göz simgesine benzediğinden, ismini bu tanrıçadan almaktadır. Eski Yunanda da her insanın cennetten bir parça taşıdığına inanılmasının sebebi, tüm insanların “gözbebeğine” sahip olmasıdır.
İris çiçeği anlamı ise Yunancada “gökkuşağı”dır. Aynı şekilde süsen çiçeği sembolü de budur.
Tanrıların mesajını iletmek ve kadınların ruhlarını yer altı dünyasına götürmek için geldiğine inanılıyorİris Çiçeğinin. Van Gogh’un resmetmeyi en sevdiği çiçeklerdenolan İris, resimlerde genelde ölümü simgeliyor.Bu sebeple de Türk kültüründe de mezar çiçeği olarak bilinir. Çünkü elveda diyebilen ama mağrurluğunu koruyan bir çiçektir İris. O yüzden de biraz hüzünlüdür.
İris aşağıdaki anlamları taşıyabilir:
İris, gözün ön bölümünde saydam katmanın arkasında bulunan ve göze rengini veren damarlı bölge
İris Nicolas Cage ve Meg Ryan'ın oynadığı film "Melekler Şehri" filmininGoo Goo Dolls soundtrack'inde isimli müzik grubunun seslendirdiği ünlü bir romantik parça
İris, Osmanlıca'da "İçerik"
İris lorisi, papağangiller familyasından bir papağan türü
Iris Murdoch, İrlandalı yazar ve filozof
IRIS-T, kısa mesafeden Havadan-Havaya taktik saldırı füzesi
Iris Johansen, ABD'li roman yazarı
Ayrıca bakınız: İridektomi, irisin cerrahi olarak kısmen çıkarılması işlemi
İris Yeşilırmak nehrinin antik adı. Antik çağ filozofu Strabon'un eserlerinde Yeşilırmak'ın adı İris olarak geçer.
Iris, Belçikalı sanatçı.
Harika bir şiir... kabrin nur olsun Didem Madak... Rabbim rahmetiyle karşılasın. Şairlerin enden ölmediği işte burada... yazdıkları yaşadıkça onlar da yaşayacaktır.
'bugün kalbimi eski bir plak gibi
öyle çok tersine çevirdim ki
bazı şarkılar vardır
cızırtılı bir yağmur gününü anlatır
uzaklarda süren sarı yağmurluklu bir hayatı
deniz bazen kendini kaldırımlara fırlatır
o zaman bir yavru yengece bakan
insanların şarkısı olurdu o şarkının adı
keşke ismim iris olsaydı
keşke ismim herkese
sarı yağmurluğuyla koşan hayatı anlatsaydı '
Tesadüfen açtığım bu şiir beni derinden etkiledi. Güçlü, duyarlı bir şair ve o kadar da güzel şiir. Şiir baştan sona kişiyi eline alıp sarmalayıp göklere çıkarıp yerden yere vuruyor.
Kendisine tanrıdan rahmet diliyorum. Gönüllerimizde yaşayacaktır.
çok beğendim... ama şairinin ölmüş olması hüzünlendirdi..şiirleri muhteşem...nur içinde yatsın....inşallah...
TAŞ PLAK
Kimi şarkılar insanı o derece sarar ki, bir daha, bir daha dinlemekten büyük bir haz duyar, zevk alır insan.
Yetmez, saatlerini dinlemekle geçirir, o anki ruh haliyle. Duygularını o şarkıya sarmıştır. Döndükçe plak, kaset veya sidi (CD), dökülen nağmeler kendidir, duygularıdır.
Öyle zannediyorum ki, her bir yüzünde birer şarkı yer alan iki parçalık bir plak.
Hafızamı yokluyorum da, tek şarkılık plaklar var mıydı diye… Galiba vardı.
Ters yüzünde de bir şarkı. Hatırlayamadım. Unutkan tarafıma denek geldi sanırım.
Şaire bir, bir yüzünü, bir diğer yüzünü çevirip çevirip dinliyormuş.
Başa almıyormuş, iğnenin ucunu. Ters çevirip dinliyormuş.
Ne var bunda?
İki şarkı efendim…
Bir yürekte iki şarkı…
İkisi de aynı derecede etkileyen.
Bende biraz farklı bir algı bıraktı.
Benim bildiğim, âşıkların genellikle tek şarkıları olur, onlara sevdalarını, hatıralarını, bağlılıklarını anlatan.
İki şarkı?..
Kalbini ters düz ederek dinler gibi olmuş, bu plaktaki iki şarkıyı dinlerken.
…
Herkes, mücevhere benzeyen kalbini yerinden söker, birbirine fırlatırsa…
Hak getire, bir daha sevmek ne kelime, ne insaf kalır, ne de vicdan…
Ölümüne sevmek için, anlaşılan…
Hayat devam ederken ölenle öldürülecek bir kalp…
Aşkın boğazını da sıkmamak lazım.
Sevgi de biraz bağımsız, biraz rahat olmayı ister. Fırlatılan sevgi, sıkılıp havasız bırakılmaya da müsait demektir.
*
Arada böyle ters köşeye yatmak da var…
Bugün belki ters köşedeyim, farklı ruh halindeyim.
Ben şiirin tamamını okumama rağmen girişi ve sonucuyla yetindim bu seferlik.
*
Şairlik?
Şiir?
Puan?
Grup taraftarlığı?
Paralı veya hediye karşılığı yorum?
*
Şairi şair, şiiri şiir yapacak olan zamandır. Zaman içinde sevilerek, beğenilerek okunması, etkili olması ölçüdür bence…
İllaki, günümüzde birilerinin referanslarıyla, ısrarlı tavsiyeleri ve reklamlarıyla biri şair olacaksa sadece bir kitaplık şair olur. Bir yanılan bir daha yanılmaz.
Şu olmuyor mu?
Takım tutar gibi taraf tutan ve özellikle birbirini destekleyen sosyal veya parti çevreleri.
Oluyor, olmasına da…
Şimdi bir örnek versem diyorum…
Hadi, açık açık söyleyeyim.
Orhan Pamuk…
Nobel ödüllü(!)
Kitaplarını okuyabilenlere helal olsun.
Belki benim seviyem ona yetişemedi. Yahut o çok yükseklerden uçmuş olmalı. Diğer bir ihtimal de, seviyemin çok çok altında kalmış olmalı.
Dili, eskilerin ifadesiyle tumturaklı geldi bana. Hitap etmedi, sarmadı beni.
Yordu, hem de çok…
Buna rağmen sattı galiba.
Kitaplarını alanlar gerçekten okuyabildiler mi, bütün içtenliğimle söylüyorum, çok merak ediyorum.
Roman yazarı…
Romancı…
Ne demeli?..
*
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun efendim.
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Şairler ölmez ki onlar sadece kaybolurlar... Didem'in kaybolduğu yeri biliyorum ben gidip bulacağım onu...
Bu şiir ile ilgili 19 tane yorum bulunmakta