İrfan Sarı'ya Kar Suyun Sırtında Kitabın ...

İsa Tekin
269

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

İrfan Sarı'ya Kar Suyun Sırtında Kitabın Hayırlı olsun

İrfan Sarı’ya

KAR SUYUN SIRTINDA ilk şiir ve öykü kitabı bilgi dönüşüm yayınları tarafından 1. Baskı olarak çıkarılmış. Kitabın elime geçiş hikâyesi
Bir başka güzellikte 3 Şubat öğleden sonra telefonum çalıyor açıyorum sevgili İrfan hal hatır soruyor Diyarbakır’da mısın diyorum evet abi resul hocaya sürpriz yaptın mı? diyorum evet diyor sonra akşam sevgili öğretmen ve şair arkadaşım Resul Üstün’ün kızı yeğenim İlknur’un düğününe 1,5 saat gecikmeyle buluşup beraber gidiyoruz tabi benim eşim ve kızlarımla birlikte yolda kitabı soruyorum çıktı ve size getirdim diyor. Diyarbakır’da o akşam kar kıyamet kopuyor sanki her tarafta buz ve soğuk Ava Düğün Salonuna varıyoruz. Resul arkadaşım bizi görünce çok mutlu oluyor İrfan’ın bu karda kışta taa Hakkari’nin Yüksekova ilçesinden çıkıp gelmesi ayrı bir mutluluk ve neşe veriyor Resul hocaya vur patlasın çal oynasın İrfan’ı halaya davet ediyorum Diyarbakır oyununu bilmediğini söylüyor bazen bizlerle bazen de Resul hocayla sohbet ediyor bir ara düğünde İrfan’ın telefonu çalıyor arayan sevgili Zeynep Güngör’dü Zeynep’e halay dinletiyor sonrada telefonu bana veriyor. Sevgili Zeynep’le birbirimizi sorduk o da Resul hocanın moralini ve durumunu sordu Bizlerde kız babası olduğundan biraz üzüntülü olduğunu söyledik. İrfan’ın gelmesinin onu çok mutlu ettiğini sürprizin onma iyi geldiğini söyledik sevgili Zeynep’te düğünde olmayı çok istediğini mutluluklar dileklerini iletmemi istedi. Hava soğuk olduğu için düğün erken bitirildi.İrfan arada bir arkadaşını arıyor acele gelmelerini istiyor sonuçta düğün bittikten sonra arkadaşı ancak gelebildi.Kitapları yağan kar ve başına şemsiye tutarak imzaladı.İyi ki bu kitabı getirmiş çok teşekkür ediyorum.Sevgili İrfan şimdide titizlikle okuyup incelediğim KAR SUYU SIRTINDA kitabı ile ilgili birkaç satır yazmaya çalışacağım kitabın önsözünde Ferizende Kaya söyle diyor “o taşralı bir şair değil çünkü Gever taşra bile değil”
Küçüktüm Gever demek; soğuk ve sis demekti. Ya bütün insanlar kışın hastalanırdı. Ya da ben bir tek kış mevsimindeki Geveri hatırlıyorum. Sonra Geveri anlatıyor İrfan için “İrfan Sarı işte o evin sakallı devrimci gençlerindendi çok konuşmaz camdan ovayı izler sıkılır ve de sıkılrdı
Hep bir şeyler beklerdi sanki ama ne beklediğin anlatamazdı der Evet sevgili İrfan Ovaya bakarken İlham alıyormuş şöyle ki Ben bir ovayım

BEN BİR OVAYIM

Ben bir ovayım
Yukarı Mezopotamya’nın doğusunda
Ben bir ovayım
Etrafım dağlarla örülü
Dağlar ki dost sıcaklığında
Zirveleri gök kubbede öpüşür
Lacivert gökyüzünde
Yıldızlarla sevişir
Ebedi ve ezeli aşıklar gibi

Sevgili İrfan Mezopotamya’yı şiirlerinde nakış nakış işlermiş şiirin başka bir yerinde söyle devam ediyor.

Ben bir ovayım,
Denizden 2000 fit
Denize 1000 km
Hasret, hasret ki heyhat!

Nehilde, “Nehil Çiçeği” patlar
Çiğ tutmuş sabahlara
Ve göçmendir orada kuşlar
Dini, dili, ırkı yok
Kardeşçedir paylaşım
Türküler hep bir ağızdan söylenir
Çığrışılır...
Gün batanda Sinava’dan, Befırcan’dan
Pirzalan’dan, Member’den

Turnaların kanadına
Selam salınır
Uzak diyarlara doğru
Göç vakti

Bir yanında Délezi geçidi var
Kar olanda boran
Nebi’nin öyküsüne gebe
Suyun akışına, gidişine; yürürsün
Yatarsın Fars yurdunun
Susamış toprağına
Petrol de kudurmuş olmalı
Ağız köpük köpük
Dedim ya,
Serilirsin toprağın koynuna
Çiçek boy verir
Acem kızının
Deste deste çiçeği olur
Ve dost...
Ve kardeşçe...

Haruna gediği kartal yuvasıdır
Yere doğru derin bir vadi

Sevdalı yürek susmamış her ovaya bakışta Mor dağları görende sevdası dahada alevlenmiş umutlanmış

Umut Diye
Küçükken
Şu parlayan yıldızı
Ve etrafındakileri seyrederdim
O kadar ilgimi çekmesine rağmen
Ne olduğunu bilemezdim
Bana hep kırık cam parçalarını
Anımsatırdı
Soracağım kimsede yoktu
Anam beni doğurunca ölmüştü
Babamı ise jandarmalar vurmuştu
Bir”soro day” vardı
Etrafımda
O da “kaybolanların yol arkadaşı” derdi hep şairimiz yaşadıklarını gördüklerini çok güzel işlemiş
Yolcu
Yüksekovadan yola çıktı
Gözlerinin rengine doğru
Mavi mavi
Gök mavisi
Yüreği avucunda dedi

Türküler dinledi. Türküler söyledi, türkü sevdalısıydı, türkülere can verenler iççin şöyle diyordu
Türkü için

Türkü bu
Bazen sakaryada bir barda
__________________patlar
güneşe selam duran
dağlarda bazen
bir kızın boğazında
__________________canlanır
göğüs sepetine ter
memesine ıslak düşer
ve tabiat dışı
__________________sürülür dillere
mevsimleri anlamlı
yaşamı anlamlı
_________gür bıyıklı
ya da entel tarzlı
_________delikanlı olur
kocaman bir ahlak
yürekli bir isyan
içli bir ağıttır bazen
bir annenin
_________karnında umut
bir babanın
_________elinde nasırdır
____________kimi zaman
kazan işçisinin çekiç
____________darbesinde
bir sıvacının
____________malasında hünerdir
ankarada kısa ve uzun
____________havadır
yüksekovada
____________söylenmekte olan
veyselin gözlerinde
____________revnak
karacaoğlanın
____________gövel ördeği
mahsuninin
____________çeşni siyah gidişi
hacı bektaşın
____________uçurum ucundaki sevgisi
haydar haydar
____________ali ekber çiçektir
dağ doruğunda
____________gerilla mırıldanışı
dar ağacında
____________deniz akışı
bir askerin kepinde
____________şafaklaşır
derin bir nefestir
____________dört duvar arasında
kuzu meleşidir
____________sazın telinde
ıslık ötüşüdür
____________en sıkkın anda
velhasıl
_____uyanıştır bir sabaha
yatmaktır
_____soğuk yüzlü bir mezarda
direnmektir
_____özgür bir dünya için
oy gülüm oy
seni sevmektir
sonsuz...
Şairimiz 12 Eylül 1980 sonrası süreçte siyasal ve politik anlamda kendisini koruyan ve yenileyen bir yol çizmiştir 68 ve 78 kuşağının bıraktığı izlerinde şiirlerine taşımıştır
67’lilerin Şehri(80 kuşağına)
67 Lilerin şehri

67’lilerin şehri (80 kuşağına)

umutsuzluğu bil ve mutlu ol
öyle gül ki, acısın rüyan,yansın ateşin

bu şehrin; biz duvarlarına dayanırız,anlımız terler
................................................avuçlarımız kızarır
................bize hep bir şey olur,anlamayız
................mevsimlerimiz solar,sesimiz değişir
................nedendir bilmeyiz

bu şehrin; iki penceresi var, dışarıya açılan
................biri görmek,diğeri örtmek için
................ne zaman birini açmaya denesek de
...............diğeri kendiliğinden kapandı

bu şehrin; iki yüzü vardı aynada
................biri kırık ve döküktü,diğeri!
................cüce dururdu ve vururdu
................ne zaman felsefemiz konuşsa
................sokaklara savrulurdu düşüncemiz.

Bu şehirde; bizler hep vardık,yankılanan
..................seslerin seremonisin de.
..................ya sıra(daydık) dandık iklimlerinde
..................ya da ölü bir ozan evinde

Bu şehir; inadına anlamak istemedi bizleri,
..............kendi inkarı içinde.
..............hep yanlış ve yalnız anla(ma) dı
..............bilinmez.

bu şehir; hep mazot kokar,benzin renginde sokaklar,
..............bizler ise umudun son çırpınışı
..............okey masalarında
..............hesaplarımıza kontür yükleriz.
..............”bira bu kapağın altındadır”
..............mansiyon ödülü ile

bu şehirde; umut çiçekti dalında kokulanan
................zozan havasında ve nehir yatağında
................kundağına bebeğin muska.
................düşerdi aklımıza ve dağın kalbine
................türkümüz.....

bu şehirde; müslüman çocuğun günahı yoktu
.................salyangoz satmasa da mahallesinde,
.................kırık bir sazın telinde
.................asılırdı günahları sebepsiz.

Bu şehirde; çocukluğumuzu yaşadık
...................ancak!
..................gençliğimiz yağan bombaların
..................kaçan mermilerin gölgesinde
..................olmayan bir kıza platonik
..................işkencelerde gitti vakitsiz.

Not:bu şiir bu şehrin güzel yüzleri; edoya,şaboya,necoya,zekoya,irfoya,rasoya,ehmoya,...ve burada adını sayamadığımız tüm seksen kuşağı yüksekova gençliğine ithaf edilmiştir.

Sevgili şairimizin öyküleri de gerçek yaşamdan alınmış çok güzel bir dil ile anlatılmıştır. Zaten İrfan’ın şiir dili ve öykü dilini çok seviyorum.

Şiirlerin ve öykülerinin toplandığı”KAR SUYU SIRTINDA”nın her şiir severin kitaplığında bulundurması gereken bir kitap olduğuna inanıyorum.

Evet sevgili sevda yürekli şair ilk kitabın hayırlı olsun bu yolculukta sana yürekten başarılar diliyorum. Serçe yüreğimden sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.

İSA TEKİN

İsa Tekin
Kayıt Tarihi : 11.2.2007 17:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sacide Yaylaz Destina
    Sacide Yaylaz Destina

    'İrfan kardeşime yer verdiğin duygu dolu anlatım için gönlüne sağlık,işte 'sanal' olmayan bir dostluk,bir kardeşlik örneği, söyleyin şimdi bunun neresi sanal?
    her iki dostuda yürekten ktluyorum bir kez daha paylaşımda adı geçen dostlarada gönül dolusu saygı ve sevgiler...'

    Cevap Yaz
  • Ziya Öztürk
    Ziya Öztürk

    Hem Sayın irfan Sarı'yı, hem de örnek davranıınızdan dolayı sizi kutluyor, saygılar sunuyorum.

    Cevap Yaz
  • Mehmet Çoban
    Mehmet Çoban

    Başarılar dileğimle... Daha nice kitaplara..

    Cevap Yaz
  • Metin Soydeveli
    Metin Soydeveli

    Bu Serçe yürek kutlanır. İrfan kardeşimizi de kutlar Hayırlı olsun derim.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

İsa Tekin