İptida dünyaya mektep kurunca
Hocamın dersini verdim idi ben
Melekler adem´e secde kılınca
Kırklar´ın kapısın açtım idi ben
Muhammed aşkına salavat verdim
Arşta meleklerin seyrine girdim
Nuh Peygamberle gemiye bindim
Necef Deryası´nda yüzdüm idi ben
Muhammed Mustafa´nın sırdaşı idim
Sultan Süleyman´ın kardeşi idim
Bozatlı Hızır´ın yoldaşı idim
Gürcistan ilini gezdim idi ben
Kâ´be-i Şerif i ben ihdas ettim
Derya´da balığın karnında yattım
Bu aşkın meta´ını çok aldım sattım
Salih Peygamber´e pazar idim ben
Musa ile Tur Dağı´nda gezerdim
Gahi kılıç vurur kervan bozardım
Gahi kalplerdeki sırrı çözerdim
Gönülden gönüle gezer idim ben
Davut Peygamber´e tambur yapardım
Çin´e Hindistan´a meta satardım
Aşka gelir kal´aları yıkardım
Adü sarayını yıktım idi ben
Uhud´da Peygamber´in carına yettim
Hayber´in kapısın koparıp attım
Kul olup Fazlı´ya kendimi sattım
Gadir Hum´da nutkunu duydum idi ben
Şahin idim Şah-ı Merdan kolunda
Ab-ı hayat için Necef Gölü´nde
Şehit düştüm Kerbela´nın çölünde
Sinemin yarasın sardım idi ben
Zulümattan şükür olsun kurtuldum
Yedi kere Hak mizanda tartıldım
Huda emri ile fakr ü faka tutuldum
Onu da kalbime yazdım idi ben
Virane cesette kuru kafayı
Üstaz olub hemen kurdum tefeyi
Dokuduğum bez değildi sefayi
İlmeği elimle çözdüm idi ben
Hamdullah´ım şükür gezdim cihanı
Carıma yetişti keremler kani
Bab-ı Velayet´te kevn ü mekanı
Bir abdal donunda gezdim idi ben
Kayıt Tarihi : 25.10.2016 16:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!