Günümüz insanı modern çağın imkânlarını küçüğünden büyüğüne kadar kullanabilme şansına sahip olmuştur. Bu hayat tarzı insanları rahatına düşkün bir şekilde hareket etmeye zorlamaktadır. İnternet kullanan herkes sosyal iletişimi bilgisayarlar başında sağlamaya çalışırken, bu bağımlılık insanları asosyal yapmaya devam etmektedir. Öyleki yüz yüze gelindiğine iki kelimeyi yan yana getiremeyen insanlar facebook’ta veya Twitter’de adeta bülbül kesilmektedirler.
İnternet, yararlı kullanıldığı zaman gerçekten birçok ihtiyaca cevap vermektedir. Ancak günümüz gençleri, internet başında uzun saatlerini geçirmekte ve internette takıldığı alanların etkisi altında hareket etmektedir. Bu hayali yaşam tarzı günlük hayata uyumda çeşitli problemleri de beraber getirmektedir.
İnsanlar var olan imkânlar dâhilinde hayatlarını idame ettirirler. Eğer başkalarına öykünerek bir şeyler elde etmek isterlerse bu ancak hayal kırıklığı ile sona erer. Söylenenlerin ve yapılanların hepsinin doğru olmadığı ve insanların kendilerini farklı lanse etmeye çalıştığı internet dünyasından çocuklarımızı bilinçlendirerek yararlanmalarını sağlamak hepimizin en asli görevi olmalıdır.
En uçuk fikirlerin dolaştığı ve sosyal ve kültür yapımızın tam tersi hayat tarzlarının yer aldığı, kişiliği oluşmamış bireylerin çok çabuk etkisi altında kaldığı bir internet dünyasından söz ediyorum. Hepimizin sesi çıkmasında bilgisayar başında evimizde otursun dediği çocuklarımızı birer birer nasıl kaybettiğimizin farkında bile değiliz maalesef.
Çalışmanın, kitap okumanın ve hatta hareket kabiliyetinin azaldığı, küçük büyük ilişkilerinin çıkarlar üzerinden yarım yamalak devam ettiği, insanların karşısındakileri yalnızca menfaatleri ölçüsünde değerlendirdiği bir toplumsal yapıya hızlı bir şekilde akmaya devam ediyoruz.
İnsanların kendilerine rol model olarak seçtikleri kişiler artık ya facbook’ta ya Twitter’lerde boy göstermekte ve insanoğlunu bütün iç gıdıklayıcı bir şekilde çeşitli serüvenlere sürükleyen örnekler internet sayfalarında en başköşelerde yerini almaktadır.
Bütün yeniliklerin mutlaka bir geçiş dönemi olacaktır. Ancak dikkat edilmesi gereken bu geçiş döneminin büyük bir zayiat verilmeden atlatılmasıdır. Hem fikri sapkınlıklardan hem çocuklarımızın devinimin olumlu yönde gelişmesinden, hemde olumlu sosyal ilişkilerin gerçek karakterlerini çocuklarımıza yaşatmak için bu geçiş döneminde gerçek çabalarımızı göstermemiz gerekir.
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum