Bu şehirde buldum buğday ellerini,
Ve anladım ki, toprak gibi bereket saçıyorsun, Nihal’im.
Bu şehirde dinledim badem dillerini,
Ve öğrendim: Her söz, gönül göğünde yankılanan bir zikirdir.
Sen’le unuttum bütün ezberlerimi;
Çünkü aşk-ı mecazî, kalbi sarar ve kalpten Hakk’a köprü kurar.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta