Bir çok katıyla, koridorlarıyla, toplantı odaları
ve konferans donanımlarıyla
esrarengiz bir oteldir insan zihni.
Resepsiyonda tartışma götürmez mantık hükmeder
gündüzleri. Geceleri her şeye göz kulak olur
bir neandertaler.
Hayat tarzlarının hepsi temsil edilir bu otelde.
Bazı odalarda pazarlığı yapılır önemli sözleşmelerin,
planlanır hoyrat reformlar. Suç
eylemleri ve cinayetler düşünülür. Resepsiyonist
kapıyı çalarsa burada ve bazı kişisel sorular sorarsa,
geri çevrilir gürültülü bir küçümseyen kahkahayla.
Başka odalarda filozoflar oturur, sözcüklerin ip cambazları,
şamanlar ve şevkli sofular. Zemin katta aldırış etmeden çalar
hiçliğin büyük davulcusu, ki besler sürüngenleri
ev hayvanları gibi. Her yerde hummalı bir etkinlik.
Karar anlarında herkes çağrılır
konferansa, gece ya da gündüz, büyük problemler
ya da incir çekirdeğini doldurmayan konularda danışmak için.
Hiçbir gündem maddesi ya da toplantı başkanı yoktur;
hızlı bir şamatada ortaya çıkar ve kaybolur sorular.
Her biri kendi tonunda lafı birbirlerinin ağzına tıkayarak
tartışır. Bazıları mantıktan ya da sağduyudan
yararlanır, başkaları ulumayla, şikayetle, şarkıyla, küfürle,
dualarla ve dehşet çığlığıyla ifade eder kendilerini.
Yaşlı ruhlar yüksek sesle okur ölü bir dilin sözcükleriyle
anlaşılmaz tekerlemeleri. Çok nadir karar verilir
bağlayıcı bir anlaşmaya.
Ansızın geri döner odasına herkes,
hepsi kendi değişmez karmaşasıyla önyargılı.
Resepsiyonda tertemiz yıkanmış, iyi giyimli
bir kişi dolanıp durur. Kendisini Benlik diye tanıtır
ve otelin müdürü olduğunu iddia eder; bütün kararların
kendisini tarafından verildiğine sizi temin eder; otelin
rasyonel mantıkla ve en modern ilkelerle yönetildiğini
iddia eder.
Kendisini biraz şüpheyle dinleyin –
Otelde kalan diğer kimseler pek de aldırış etmez
O’nun otoritesine.
(”Element”ten, 2004)
Niels Hav (d.1949, Danimarka)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy
Kayıt Tarihi : 3.6.2010 11:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Det menneskelige sind af Niels Hav Det menneskelige sind er et mystisk hotel med mange etager, korridorer, møderum og konferencefaciliteter. I receptionen hersker den indiskutable fornuft om dagen. Om natten bliver alt passet af en neandertaler. Alle livsanskuelser er repræsenteret på dette hotel. I nogle værelser forhandles vigtige kontrakter, der planlægges drastiske reformer. Kriminelle handlinger og mord overvejes. Hvis receptionisten banker på her og stiller personlige spørgsmål, bliver han afvist med en bragende hånlatter. I andre værelser bor der filosoffer, ordækvilibrister, shamaner og nidkært rettroende. I kælderen huserer intethedens store trommeslager, der holder reptiler som kæledyr. Overalt er der en febril aktivitet. I afgørende situationer bliver alle kaldt sammen til konference, nat eller dag, for at rådslå om store problemer eller rene petitesser. Der er ingen dagsorden og ingen ordstyrer; spørgsmål dukker op og forsvinder i hastig tumult. Alle argumenterer i munden på hinanden i hver sin tonart. Nogle gør brug af logik eller sund fornuft, andre formulerer sig med hylen, jammer, sang, forbandelser, bønner og angstskrig. Urgamle ånder messer remser af uforståelige ord fra døde sprog. Der træffes sjældent nogen bindende beslutning. Pludselig går alle tilbage til deres værelser, hver hildet i sin egen urokkelige forvirring. I receptionen spadserer en renvasket, velklædt person omkring. Han kalder sig Jeg og påstår han er direktør; han forsikrer, at alle beslutninger træffes af ham; han hævder, at hotellet styres med rationel fornuft og efter de mest moderne principper. Lyt til ham med lidt skepsis- Hotellets øvrige beboere giver ikke en døjt for hans autoritet. (fra ”Grundstof”, 2004)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!