İNSAN VE ISSIZLIĞI...
İnsanın sığındığı liman sular altında kalınca nasıl da ıssızlaşıyor.
Yeşili, alı, moru nasıl da karalar bağlıyor.
Ürkek bir serçe gibi gökyüzünde süzüle süzüle bitap düşse de,
Bir dala konmaya, bir ele sığınmaya korkar oluyor.
İnsan ümitle çıktığı yolda hayallerini batırınca,
Ne yemek içmek, ne de gezip görmek umrunda olmuyor.
Yalnızlığı yaksa da canını, onunla yaşamayı öğreniyor.
Ve kimseler çıkmasın yoluna,
Kimseler ilişmesin bakışlarına,
Kimseler el sürmesin yüreğine istiyor.
İnsan sevgiye aç bırakılınca, nasıl da herkesten kaçar oluyor.
Sevilmek hissiyle uzun uzun vedalar diziyor.
Bir de bakıyor gökyüzü kül rengi, yeryüzü bir avuç toprak,
Herşeyden elini eteğini çekiyor.
Ne umuda merhaba ediyor,
Ne de sevgiye ucu yanık mektup yolluyor.
İnsanın umutlarına karlar yağınca
Issızlığın müdavimi,
Yalnızlığın baş kahramanı oluyor...
Döndü Dülger
Kayıt Tarihi : 23.8.2024 16:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!