İnsan Bir Yangınla Nasıl Yaşar?..
Garib Çoban
Susadığımıza tebessüm ediyor, geri dönüyor kar taneleri.
Güzel sonbahar günlerinin solmuş parıltısı arasında yürürken sokak çocuğu.
Kuşların uçuşları bile bir damla su için.
Sessizlikte insan mısın karanlık soruların fısıltılı yanıtlarını gösteriyor tütmeyen bacalar.
Kederli çocukluğumuzun tadını içeriz bakarak yorgun dilenen adamın kaşlarına.
Ölmüşlüğümüzle son yapraklarını dökmekte olan ağacın altında dinlenirken.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Ve melekler çıkarlar sabrın sessizce acıları okşarcasına.
Sessiz sokakları kaplar bir yalınlık.
Ahenk içindeki soğuk ve geceye bakarak, incecik ellerini tuttuğumda o çocuğun merhameti yitirmiş bir sürü insan var evlerinde.
Sevgiye aç olanlar boynunu bükmüş hakkın kapılarını dolaşır.
Ruhun kapısı Allah yerine dünyalık putlarıyla dost olanlara damla damla sızıyor yalnızlıkları.
Çok zaman geçmişti aradan bir bankın altında ölen çocuğun kabrini ziyaret etmeyeli.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Dünyalık putlara tutsak edilmiş sabah duaları.
Mezar taşından damlayan çiğ taneleri bir yürek acısından çıkan Fatiha’ları kucaklıyor.
Güleryüzlü bir merhametin kollarından gelen dostça bir tavsiye.
Tutuşur gönülde alem, gökyüzünün altında rüyalara dalmış narin bir gülüş.
Hafiften kanayan bir boyun eğil mezarlık kuşlarının duaları.
Can içinde can çekişiyor canım, sarmış çehresini gönlün.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Gece, sarhoş kanatlarını örtüyor vicdanların üstünü.
Suyun önündeki engelleri ya kaldırmayacaksın, yada gelene her şeyiyle katlanacaksın.
Ey dünya gecesinin yolcusu, acele gönle doğru gel.
Orada gez dolaş.
Çünkü, gönülde yol, mânâ meyveleri veren ağaçlar var.
Orada bilgi ve duygu dereleri akmaktadır.
İçimizden her birinin Hz. Resulallah’tan bir payı vardır.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Bu ise, insanın bâtınında bulunan surettir.
Her insanın bâtınında Resulallah’tan bir parça vardır.
Resulallah, her nefeste o şahsın kendisi hakkındaki inancına göre bulunur!..
Seninle hiçbir şey olmaz ama sensiz de olmaz.
O bizi aşkına davet ediyor, gitmemek olur mu?..
İş ciddidir hazırlanın, göçme zamanı yaklaşmıştır.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Azıklar hazırlayın, yolculuk uzundur.
Tanımsız bir güzellik dua ile yenilensin bir kez daha.
Gönüldeki yükler hafif olsun, yollar sapadır.
Dünyalık yükü ağır olan geçemez.
Sınırlama altına giren her şey, yaratılmış ve var edilmiştir.
Hakkı ne içerde ne dışarda arama!..
Çünkü girmek ve çıkmak, sonradan meydana gelmişliğin özelliğidir.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Her şeydeki her şeye bakarsan, her şeyi bulursun görürsün.
İlim aynı zamanda cehalet demektir.
Bir yüce gelecek putlarına galebe çalsın sevgiyle geçmişine.
Onu sevdiğini ne zaman anladın?.
Birdenbire, bütün sessizlikler ondan söz edince.
Seninle ya da sensiz olmak, ben zamanı böyle ölçüyorum.
Rüyalara dalmış putlarıyla, sezgilerin en tatlısı.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
Alçakgönüllülük perdesi, en güzel çıplaklığın sunabileceğinden daha fazla çekicilik gizler.
Her insanda böyle bir macera var.
Ne yana bakarsan o çeşit gelir sûretler.
O sana kendini hissettirir, Hz. Musanın tur dağına bakması gibi.
Şu halde sûretler bakıştan meydana gelir de erkek, kadın, dünyalık şekillerine bürünür.
Hadise aşıkın maşuku kendi g/özüyle dua tadında g/örmesidir.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
İn aşağı dünyalık putlarından kucakla önce kendini.
Ve uyandır artık bağrındaki o delice sevilen güzel ahlaklıyı.
Tutuştur bahanelerini, solan yıldızlar duysun sılai rahimin gözyaşlarını.
Ve eriyip gitsin dualarınındaki Estağfirullahın telaşında sığın alevlerine.
Dünyalıkların uğultularıyla buz gibi tehditler yağdıran benine.
Uyandırdığında gönlünü, toprakta sen sana benzeyen aminlerin tohumları açar sana sarılarak.
Dil, gönülden seven insanın terazisidir, niçinsiz ve nasılsız sevene aşk olsun.
(Y.ed - Bu da Geçer Yâ Hû!.. Albümü )
Kayıt Tarihi : 4.12.2022 19:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir bahçeye giremezsen durup seyran eyleme. Bir gönülü yapamazsan yıkıp viran eyleme. Yunus Emre
Sevgide...
Varsa eğer,
"Alışveriş..."
O zaman da adı başka,
Amacı başka...
"Yolu uzun olanlar",
Hazırlananlar anlar o halden...
Tebrikler Engin Bey...
merdivenleri gibidir.
Birinci adım ikinci adımın
devamlı önündedir.
Aşkın müntehasına ulaştıran
dua merdivenleridir.
Dualarınız makbul olsun üstadım.
TEBRİKLERİMİ SUNARIM
SAYIN DEMİRCİ
TÜM YORUMLAR (2)