Bir secdeyle başladı garib hikâyen
Sonra ilk yanılgın hazin gurbetin
Sürgündeki hilâfet acılı pâyen
Doyurmayan sofra belâlı servetin
Bir tövbe yetişti olmadın heder
Lâkin çok sürmedi doyumsuz vuslat
Meyveye ağlarken kederli peder
Bir cana kastetti uğursuz evlat
Yolun hep ayrılık yolun hep hüsran
Fezâda yüksel katrede boğul
Canını yutarken amansız tufan
Gemide ayrıldı babayla oğul
Müjdeledin gelecek Ad ve Semud’u
Sodon ve Gomore, Pompei ve Bâbil
O şerir düşmana verdin umudu
Babada değilse evlatta KÂBİL
Kâh yıkar kâh yaparsın zıt iki yol
Had bildiren kudret koymamış hudut
Nice ulvi yürekler nice şerli kol
İbrahim(a.s) sendedir, sendedir Nemrut
Bir ikindi vakti kavuştun onla
Ve sürgün ülkede teselli ânı
Yurduna götüren kutlu fermanla
Geldi yerin, göğün kadim Sultân’ı (a.s.m)
İzzetin şerefin göğü aşınca
Şefkatli Sultân’la gelen af ile
Onu da incittin yine azgınca
Yine düştün yola iki kâfile
Sen ki cihanda nazlı halife
Sen ki destânı sırlı kitabın
Seni anlatır her bir sahife
Muhâtabı sensin şanlı hitâbın
Katrenin temsili sonsuz ufukta
Okyanus misâli derdin ve arzun
Ne yalan ne gerçek puslu boşlukta
Tâkâtin pek azdır yolunsa uzun
Ruhun ki mânâdan eşsiz kristal
Göklerin kaçtığı emanet yükümlüsü
Bedenin acizliğe en güzel misâl
Zamanın ve mekânın müebbet hükümlüsü
Sen ki bir yüce dersin serseri talebesi
Koşarken yakalandın bir darbeyle ensenden
Eşref ile esfelin riyâkâr müşterisi
Hâlâ ders alamadın ne hayırdan ne şerden
Bir imtihan deryası, ölüm limanın
Çarkında ezildin gaddar feleğin
Başı da sonu da hüzün romanın
Pişmanlık senin iki cihân mesleğin...
Ali Tahir Muhali
Muhammet Halit Semiz
Kayıt Tarihi : 24.2.2021 21:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!