İnsan sen nesin böyle? Kimsin, kimin nesisin? Neler yapıyorsun?
Şu günlerde sokaklarda gezen insanları görüyorum da hepsi yıkılmaya hazır birer enkaz gibi. Oysa biz bu dünyada beraber yaşıyor beraber nefes alıyoruz. O nedenle sorma gereği duyuyorum.
İnsan neden bir dediğin ötekini tutmuyor. Ne yaptığın işin farkındasın ne ağzından çıkan kelimelerin. Bin bir gönül kırıyor fakat bir kişinin gönlünü almıyorsun. Hatayı sen yapsan bile bir mazeret bulup kendi kendinin hatasız olduğuna inanıyorsun. Aslında inanmıyorsun ama inanmak işine geliyor. Kim bilir bu şekilde kaç defa aldattın kendini. Bin bir hata yapıyorsun telafisiz. Bir menfaat türküsü tutturmuş gidiyorsun. Doymuyorsun ey insan doymak nedir bilmiyorsun. Yedikçe yiyor içtikçe içiyor fakat dünya nimetlerini sana veren rabbine şükür etmiyorsun. Şükür etmediğin gibi, yiyeceğinden fazla yemek yapıp gerisini atıyorsun. Hiç düşündün mü? Yediğin bir zeytin tanesini rabbin nasıl yarattı ve o zeytinde kaç kişinin emeği var. Ve hiç düşündün mü kaç tane aç insan var o zeytinle doyacak. İnsan neden bu kadar nankörsün? Bu güzel dünyanın kırlarında tepelerinde geziyorsun. Denizinde yüzüyorsun. Ağacından, çiçeğinden, otundan, böceğinden, balığından, ineğinden her şeyinden faydalanıyorsun fakat bu güzellikleri ve nimetleri korumuyorsun. İnsan! aç gözlerini bu güzellikler nasıl oldu bir sor kendine. Sen kimsin ki bu güzellikleri mahvediyorsun. Yoksa bu güzellikleri yaratan rabbine ‘bu güzel olmamış o yüzden kirletiyorum bir daha yap’ mı demek istiyorsun. İnsan neden senden geridekilere yol vermiyorsun. Neden yol açmıyorsun. Yardımlaşmanın mutluğunu tatmıyorsun. Hep sen mi en iyi olacaksın? Herkes parmakla seni mi gösterecek. Nedir bu bitmez tükenmez yücelik tutkun. Yoksa sen senden yüceyi unutuyor musun? İnsan sen kimsin ki senden iyi giyinmeyen olunca senden iyi konuşamayan olunca seninle eşit şartlarda olmayan biri olduğunda onları küçük görüyorsun. Yoksa Mevlana’nın sözünü unuttun mu? Yoksa insansız bir elbisede mi gezmek istiyorsun. Sen ne kadar büyüdün ki? Seni kim büyüttü ki? Bunu kendine hiç sordun mu? Yoksa iki çift ayakkabı bir elbise ile büyüdüğünü mü zannediyorsun. Yanılma bak o küçük gördüğün insanlar senin nefsini ve aç gözlülüğünü ayaklarının altında ezip geçiyorlar. İnsan hiç düşündün mü sen doyarken aç kalanları. Sen rahat rahat nefes alırken nefes almak için bir bir güçlük çekenleri. Bu nedenle sağlığının kıymetini bildin mi? Rabbinin sana verdiği emanete iyi baktın mı? Neden sana bir hediye gibi verilen o güzel mucize vücudunu ve sağlığını yabacı ülkelerin ürettiği sigara denen illete satıyorsun. Neden paranla hastalık satın alıyorsun. Yoksa düşünemiyor musun? En büyük teknolojiye sahip olan beynin sana bunu söylemiyor mu? Hem yabancı sermayeyi doyuruyorsun hem de kendi sağlığını tehlikeye atıyorsun demiyor mu? Kendi yaptığımız binlerce teknolojik aletten, bilimden, tıptan bir çok buluşun sahibi olan beyinlerimiz yoksa bizi aldatıyor mu? Yoksa biz aldanmak mı istiyoruz. İnsan neden sevgiyi överken o güzel sevgilere sahip olmuyorsun. Neden başkalarının hatalarını örtmek ya da beraber düzeltmek yerine gün yüzüne çıkarmak için çaba sarf ediyorsun. Neden bir yanlış gördüğünde o yanlışın doğrusunu anlatarak düzeltmiyorsun. Belki yapılan yanlışın, yanlış olduğu bile bilinmiyordur. Senin gibi bilgisini saklayan bencil insanlar söylememiştir. Neden önyargılı olmak için uğraşıp kendini yıpratıyorsun. Kendin bir sürü hata yaparken senin yetiştirdiğin evlatlarından hata beklemiyorsun. Asilik ve öfke denizine düşüyorsun. Öğret insan iyi niyeti öğret çocuğuna hoşgörüyü öğret yardımlaşmayı korumayı kollamayı sevmeyi öğret. Uyan insan artık uyan kırma kırılma. İnsan sev sevil. Yıkma yap.
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Selâm sayın Handan Koca güzel bir konu ve ısrarla yapılan bir sorgulama,ve soru soru üzerine ,doğru belirttiğiniz gibi bu güzel dünyamızın değerini bilmeliyiz,hele emeğini değerini bilmek onu yüceleştirmek ve önemsemek her insanim diyenin görevi olmalıdır.Şu güzelim dünymızda insanoğlu aklın kulandığı günden beri birbirinin kuyusunu kazmaktan birbirinin hakkını yemek ve gasp etmek, kendini egosuna yenilerek kötü alışkanlıklar edinmiş.Uyanık,saf olanı,güçlü ise zayif olanı,erkek ise daima kadını ezmiştir bu mantık içinde toplumsal kültür ise gitikçe yozlaşmış ve bu yönde meşrülaşmiştir.Oysa bu bireysel çıkarlar beraberinde sömüru ve rant hırsızlığı getirmiştir.İşt gelişen bu yoz anlayış kapitalist ve emperyalist devlet şekline bürünmüş bu tür rejimlerde sosyal adalet yok ve olmaz .Ezilen geniş halk kitlesi egemen rantçı devletlerde halkı kaderciliğe yönelendirir, her hadiseyi İllahi kavramlar içinde ele alırken aslında dinsel ve inançsal her şeyin içini boşaltarak kandırma yollarını bulur.Halbuki semavi dinler aklı hep önemsmeyi emreder,hata her insanin sorgulaycı olmasini önerir.
Bence çalıp,sömüren azınlık olan zengin sınıf ise ezdiği geniş halk kitlelerin sınıfını bireylerini hep boyuneğen bir yaşam içinde kalmasını yeğeler,o şekilde eğitir.
Hakkı gasp edip insanları yoksullaştıran,hata kendi çıkarları için dünyayi kirleten,savaşları çıkar bilen bu düzende hesap sormak lazım.Emeğin değerini tanimiyan bu türden toplumlar Tanrısal kavrmı bilmezler .Bu ataerkil kapitalist hegomanya cahildir,ilimi bilimi hata teknolojî kötü niyetler içinde kulanır....Halkın bilinçlemesini istemez.
Saygılarımla
Başarılar ,geleceğiniz aydınlık olsun ..
Mehmet Çobanoğlu
Herşeyden önce düşünülmüş ve emek sarfedilerek yazılmış. Kutlarım. Ancak küçük bir not. Eleştiri ve özelliklede özeleştiri yaşamı daha ileri taşımak için sonderece önemli hatta şart. ancak bu önce bizi sonrada tüm insanlıgı ümitsiz durumda göstermeye götürmemeli. unutulmamalı ki herşey sonuçta insan ve insanlık için...
sinan Dayan
Çok ustaca yazılmış, herkese hitapeden güzel bir deneme yazısıydı. Altına imzamı atıyorum. Sanırım herkes de atar imzasını.. Kutluyorum sizi..
İnsanoğluyuz ehil olmak zor yüzyıllar binyıllar içinde hala sevgiyi öğrenemedik hala sevmeyi bilmiyoruz .HOŞGÖRÜYÜ ,SAYGIYI BİLMİYORUZ.harika bir anlatım mükemmel bir konu sendi soyunu tüketen tek varlığız .saygıalr tam puan.
Sevgili HANDAN hanımefendi çok gerçekci ve güzel bir yazıydı, kaleme aldığınız konu aslında cahillikten kaynaklanmakradır. Bizim insanlarımız medeni ve kültürel olarak değilde ebebiylerinden gördüğü gibi yapmaya çaılışıyorla halen. sanırım bir nesil bu böyle gider. Kutlarım keleminizi dost yürek. Tam puan Bilal Esen.
Paylaşılan gündemdeki insan manzaralarıydı ve nedense kabullenmek zorunda kalıyoruz...İtiraz edersek sivri dilli çok bilmiş oluyoruz...İşlerine gelmiyor mu acaba...
Yüreğine Sağlık
Saygılarımla
İNSAN HEP KENDİ YÜCELİĞİNDE KÜÇÜLTTÜKÇE İNSANLARI, YERYÜZÜ BUĞULU ANLARLA RESİMLER YAPACAK GELECEĞE......
ÇOK DEĞERLİ BİR PAYLAŞIMDI ...
TEŞEKKÜRLER...
Bu şiir ile ilgili 27 tane yorum bulunmakta