Öyle bir dağıttın ki, döndüm kum tanesine,
Yetmez gibi elekten, eliyorsun insafsız.
Ben sensiz çıkamazken, Efkar'ın tepesine,
Her gün gönül dağıma, geliyorsun insafsız.
Kimi deli doluyum, Çoruh gibi akarım,
Kimi bir pire için, tüm dünyayı yakarım,
Kimi gelip geçene, melül mahzun bakarım,
Benim mecnun halime, gülüyorsun insafsız.
Akıl koymadın bende, ne var ne yok sıyırdın,
Sensiz bıraktın beni, sensizliğe doyurdun,
Senin olan kalbimi, bin parçaya ayırdın,
Şimdide dilim dilim, diliyorsun insafsız.
Şu divane gönlümün, sen oldun güzergahı,
Boşlayıp evi barkı, sana kurdum dergahı,
Kimsede kalmaz gülüm, inan kimsenin ahı,
Seni çok sevdiğimi, biliyorsun insafsız.
Hayat dikenli bir yol, mutlaka yürüyorsun,
Kimi mutlu yaşıyor, kimi dert bürüyorsun,
Acı çektiren acı çekiyor görüyorsun;
Sende göz yaşlarını, siliyorsun insafsız.
Yüzünü asıp durma, sende sevecen takın,
Ben uzakta olsamda, gönlüm hep sana yakın,
Öyle sonsuza kadar, yaşarım sanma sakın;
Her canlı gibi sende, ölüyorsun insafsız.
15.10.2014
Avni TemizKayıt Tarihi : 15.10.2014 00:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Avni Temiz](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/10/15/insafsiz-47.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!