_gönlünden sızan kızılcık şerbeti değil de, yalnız ve yalnız buz ağı ise
ve ellerin semada açık değil de, yalnız ve yalnız hükmünde ise_
ölüm, Tanrıya vuslat yolunda bir kapıdır
ve kuma soktuğun başın unutmuş ise bu adresi
karşıdaki boş kaldırımda üşümüş mum damlalarıyla dalıyorsan kehanete
cebindeki söz kırıkları batıyorsa avucuna
hakların, siyah tuale fosforlu renklerin anlamsız darbeleriyle dökülüyorsa,
ve
beyaz noktalar kalıyorsa hayatın gözlerinde
o an;
dur ve dinlen! bir nefes, bezgin yolcu
at omzundan çuval, çuval sürüklediğin dilenci kılıkları / maskeleri
çırılçıplak dur ayna karşısında; korkma!
dik gözlerini özgünce gelmişe,
geçmişe
ve
geleceğe
unutma, bu hayatta yalnız değilsin!
ve
Tanrınla dostluktur huzur, savaş değil
Kayıt Tarihi : 30.3.2008 16:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
''De ki: 'Allah katındaki âhiret yurdu diğer insanların değil de yalnız ve yalnız sizin ise, eğer doğru sözlü iseniz, hadi isteyin ölümü! ' '' Bakara Suresi/94 ... bu, şart mıydı? bilmiyorum! ...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!