tepesi karlı dağların eteğinde uzanmış yemyeşil ova
bir ses geliyor hızla yaklaşıp çoğalan
bir duman yükseliyor bulutlara
çayırda otlayan inek kaldırıyor kafasını merakla
yaklaşan trene bakıyor öylece saf hayvan
masum bir merak içinde
uzaklarda
çok uzaklarda
cehennem gibi bir arap çölünde
gencecik insanlar yatıyor al kan gölünde
iğrenç siyasi tuzaklarda kurban
sorumlu komutanları bakıyor çaresizlik içinde
tren uzayarak geçiyor ineğin önünden
çuf çuf çuf
pencerelerinde insanlar ineklere bakıyor
inekler onlara
haber spikeri hüzünlü bir sesle konuşuyor ekranda
“üç şehidimizin cenazeleri törenle memleketlerine gönderildi”
insanlar koltuklarında seyrediyorlar
sorumlu siyasetçiler saraylarında
trenin sarsıntısını hissediyor inek
öylece bakıyor dimdik
üstüne konup konup kalkıyor
ısırıp kanını emiyor yüzlerce sinek
kuyruğunu bile sallamıyor
sadece bakıyor
şehitlerin fotoğrafları yansıyor ekrana
acı içinde genç bir kadın
şaşkın iki çocuk
öylece bakıyor
ekrandaki yüzler yüreklerini yakıyor
tren geçip gitti
ne sesi kaldı geride ne dumanı
oysa inek sanki donmuş gibi arkasından bakıyor
sineklerin soktuğu yerler canını yakıyor
korku ve endişe dolu gözler borsadaki büyük ekranda
rakamlar sürekli değişiyor
aşağı yukarı akıyor
euro dolar sterlin yükseliyor
türk lirası sürekli değer kaybediyor
insanlar umutsuz
korku içinde bakıyor
gelecek endişesi tırmalıyor zihinlerini
yataklarında uykusuz tedirgin yatıyor
bütün bu işlerden sorumlu olan
ekranlarda meydanlarda törenlerde
gelecekteki parlak günlerden söz ediyor
mangalda kül bırakmamacasına üfürüyor
fütursuzca
nutuk atıyor
tren çoktan geçti gitti
inek uzanmış çayıra geviş getirerek yatıyor
ufuk kızıla dönüşüyor hızla
karlı dağların arkasında
güneş batıyor
16 şubat 2017
Fuat EriçokKayıt Tarihi : 16.2.2017 13:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!