İNCİR AĞACI...
İncir ağacı gibi çileli yapraklarım
Kime merhem olduysam acı yerine geçti
Dolu vurdu kar yağdı bozuldu Topraklarım
Kime gündüz olduysam gece yerine geçti
Yıllardır eksilmedi tipi boran rüzgarım
Eklendikçe eklendi derdim tasam efkarım
Ağustos da üşüdüm kışa döndü baharım
Kime dostum dediysem öcü yerine geçti.
İçimi döktüm yare anlamadı halimden
Kırıldı kanatlarım düştüm incir dalından
El uzattım dost diye tutmadılar elimden
Kime Türkü çaldıysam hece yerine geçti.
Deprem oldu içimde kırıldı fay hatlarım
Birikti azar azar dağa döndü dertlerim
Çok katlı konak idim yıkıldı tüm katlarım.
Kime çatı olduysam baca yerine geçti.
.Zikrettin Karaca
Dost Kalemlerden
Gençken daha güzeldim,geldim elli yaşıma
Ayrılıktan yas tutar,çatar sapır taşıma
Sevdanın gurbetinde,ben şu dertli başıma
Ne zaman al sardıysam,peçe yerine geçti-- İbrahim Kurt
Kayıt Tarihi : 5.1.2016 12:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
şahane..
Esasında söyleten yaşamın kendisi... Elinde hançer sırtımızı döndüğümüz anda saplıyor...
kaleminize sağlık sayın Zikrettin Karaca...
Kimin aklına gelir kendini incir ağacı ile özdeşleştirmek...
Öyledir. Bazı insanların her yaptığı makbul, yanlışları bile doğrudur. Bazıları ise bunun tam tersi:
AĞZIYLA KUŞ TUTSA YARANAMAZ.
Şair bunu değerli şiirinde çok güzel anlatmış.Nicelerine. Esenlikle Zikrettin bey.Kutlarım...
TÜM YORUMLAR (10)