ZAMAN VE BİZ*
Zaman değil geçip giden
O durur yerli yerinde
Aslında biziz
Zamanın çekirdeğini delen
Konsolun üzerinde bir çift lamba
İkisi de antika
Babaannemden kalma
İsimleri de pek güzel
Karpuz lamba
Bir zamanlar olmuş moda
Bölündü hayatım parçalara
Savruldu her biri
Başka yana
Çok istedim
Yaşam resmimi toplamayı
Beceremedim
Düştü toz pembe hayallerim suya
Başladılar birer birer boğulmaya
Gerçekler çok acımasızmış meğer
Neyse ki başaramadı kader
Kırılgan yüreğimi üzmeyi
Sonunda hayaller de öğrendi
Ne zormuş meğer
Son yolculuğa çıkmak
Hazırlanmak bile bile
Vedalaşmak herkesle
Helallaşmak
Son şiiri yazmak
Kopardı toprak ana
Bağrından insanı
Prangaya vurdu ayağından
Kaçamasın diye
Dünyadan...
UTANGAÇ VENÜS
Sarayın gizemli kırkıncı odasında bir kadın
Soyunur ağır ağır kadınca
Herkes zanneder bahtiyar
Bilmezler zamansız olmuş ihtiyar
KAYBOLAN YILDIZ
Gizemli siyahlarına bürünen
Gecenin en koyu renginin koynunda
Arıyorum kaybolan yıldızımı
Sabahlara kadar penceremde uykusuz
İÇİMDEN İSTANBUL GEÇTİ
Ah! İstanbul koca İstanbul
Geçmeseydi boğazından o serin deniz
Ne sen olabilirdin dünya şehri
Ne ben yazabilirdim bu şiiri
ÖMÜR EN GERÇEK FİLM
Anlayamadım hiç bir şey
Ömür denen şu kısacık filmden
Daha yerleşmeden yerime
Bitiverdi hemen
Saygıdeğer şair kardeşim Adı Mehmet şiirinizi okudum. Sade ve içtenlikle yazılmış. Sizi canı gönülden tebrik ederim. Saygılarımla ömrünüz uzun ve bereketli olsun.
Saygıdeğer şair arkaşım. Herhangi bir zorlama ve gereksiz sanat yapmaya ihtiyaç duymadan ifade ettiğiniz hem sade hem derinlikli şiirlerinizden dolayı tebrik eder saygılar sunarım. Ömrünüz bereketli sanatınız daim olsun.
Saygıdeğer şair arkaşım. Herhangi bir zorlama ve gereksiz sanat yapmaya ihtiyaç duymadan ifade ettiğiniz hem sade hem derinlikli şiirlerinizden dolayı tebrik eder saygılar sunarım. Ömrünüz bereketli sanatınız daim olsun.