elbette
dar sokak aralarına gerilmiş çamaşır iplerinde
ters yüz edilmiş kazakların içinden
çözülmüş ip artıkları değil
aralarından sızım sızım
zaman...
güneş yaktımıydı
daha mı yeşeriyor otlar ne...
daha mı tentena erimiş kar çiçekleri
fiyorduna ip geçirip büzsem
kuzey buz denizi kıyılarını
açar mı karanfil
kıra kıra buz dağlarını...
kalsın istemem...
ben aslanlı kapıdan
geçmişle geleceğin üzerinden doğan/batan ayın halesinin
yağmalanmış toprak gülüşlerini
buğdayın başaklanıp
yatırılıp
pınar sularına saklanıp
yalpalanıp
yalpalayıp
gökte yıldız yerle bir
hey başucumda bir acayip...
kaldırıp yerden yere kendimi
örse koysam tenimi
vur ha vur çekiç çekiç
istersem çiçek açar keskin kılıç...
isterim de...
kaç kuş gerek dolmasına döşeğin
akmıyor diye pırnallarından yaş
kıyılır mı badem gözlere...
böyl'olmalı
katmerlenmeli can deyince insan yanım
durup irkilmeli taşa kazılmış isimlere
bebek gülüşleri ayrışmalı
irili ufaklı kıtalar savrulurken
suyun yüzüne...
ceylan izi
kuş kanadı
hani yeni batmış içsularımda
terketmemiş kaptan
heyt be heyt
zil taksan ses vermezdi taşa can diye
harfi yaradana kurban olam...
kızılırmak yağıyor gri buluttan
karadeniz yağıyor gri buluttan
ağzımın buharlaşmış
gözümün buharlaşmış
damıtılmış
paklanmış suyu yağıyor gri buluttan
bütün gün rahmet diye
ince ince sitem yağıyor gri buluttan
yağıyor da karınca yuvalarının üstüne
tufandan kaçışan yok
sırma sırma tel diye eğirip
takıyorlar sedef renkli...
ince boyunlarına
uğurlar ola...
ne ki baştan başa sedef kakma...
Ülker ErcihanKayıt Tarihi : 19.3.2011 13:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ömrün Küçürek Hikayesi
Ömür, ince 1 güzergah
Gah üzer öteki gah ber2
Gah k3ük mutluluklar sunar
Bazen de 4 başı mamur halüsinasyonlar
Macera 5ik denilen eşikten başlar
Aramakla geçer zaman, kör kuyu bilinç6 mavilikleri
7emin olmayanlarca zapt edilmiş beyaz sayfalarda
ve 8ine bile gelmemiş pramatüre umutları
9 doğurmuştur korkular bir yandan
Öte yandan s10 durağı uzak sanan mübtezel yılların hoyratlığı
Se20 edersin el mi sallarsın senden geçene
Ama bir bakarsın 30 basılmış aralar yaralar
Ve 40alemi dersin artık acı bir teslimiyet ile
B50dir çünkü hikayenin sonu
Övündüğün varlıklar, dövündüğün yokluklar, statün 60 üstmüş ne fark eder
Yaşadığın hikaye 70tir sana
Ürkek bir karaca gibi 80 kaçsan uzatsan da hikayenin sonunu
Hikaye baştan sona alın kurgusu bir çelişki veya hikayene sen yaman bir para90 da
Ezcümle hikaye dediğin kısa olur, artık 100ün kalmaz geride bıraktığın, hikayesini kısa tutan dostlarından daha da uzatmaya ve son bir nokta konulur senin de hikayene.
Karaca
"Gel bize bazı bazı!"
"Madem yüzmek bilmezdin"
"Neden çıktın minareye?"
Ülker hanım, kusura kalma da, sizin bu şiirinizin yukarıdaki aktardığım şeylerden pek farkı yok.
İçinde mana bütünlüğü ve okuyanlara azami derecede hikmet ve hakikat ve de marifet derslerini manzum bir dil ile takdim eden yeni şiirlerinizde buluşmak ümidiyle hayırlı çalışmalar dilerim.
‘harfi yaradana kurban olam’a verelim
ceylan izini bulunca hele ki kuş kanadını o’ndan bilince
bakalım o zaman ince boyunlarına
uğurlar ola’na
..
dosdoğru olmak gerekir de insanda ,
tekdüze akımlı olmak gerekmez şiirde
giz giz olsun yeter ki
nitekim öyle
seyyahlık iyidir,güzeldir
saygılar
ok olup saplanir.. beni pareler
gelmesin istemem tabip filan da
ellerin dokunsa.. kalmaz yareler..
.. gibi final ile bitse hos olurmustu.. yinede guzeldi.. yureke saglik..
TÜM YORUMLAR (9)