Fırtınalı bir gündü,
Kayıkçı, derviş Mehmet ve pir
İstanbul'a geçiyordu....
Bir ara pir dervişin korktuğunu gördü,
Derviş korkudan sapsarı bir muma döndü.
Korkuyla kayığa sarılıp, halini belli etti,
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum