Yine hüzünlü sayfalar yine bana inatla
Ayın hüznü parıldıyor ufkundan soluk biraz
Hesabı sorulmamış yargılar içinde suspus
Koparma diye haykırırken yaramın kurumuşluğunu
Sargılar alev, sarmaladıkça derinleşir yine bana inatla
Kaptırmak dolu yolların tozu ayaklanıyor uğurlayışına
Kovuyor git diyor mahvolmadan boranlara dolanmadan
Daimi sessizlik kaplarken inatlaşırken seve sim geliyor inatla
Bağrı delik sevdam hedef tahtası misali vurur gider inatla
Akıl almaz bir serzeniş yükselirken dumanı üstünde inatla
Kutupların ayazını seriyor gidiyor evet dönmemecesine
Bölük, bölük cümlelerim düşüncelerim akmıyor kâğıda inatla
Koyacak ad bulamazken gidişlere kalışları sarmalar hayali
Somurtkan asık suratlıdır kalbim ne gülebilir ne güldürür inatla
Varışlar ararken yolsuzluğun hazin sonlarında kayıp
Aldanışı salık bağrımda koptu kopacak fırtına sensiz inatla
Böldüğüm hayal âlemimin perdesinde aralanacak yer yok
Kapıları mıhlanmış darbesiyle boğuk nefessiz ıssız daima inatla
Kendimedir hayırsızlığım inadım kendime soluksuzluğum kendime
Kalbimin ellerinde boğuktur nefesim seni severcesine yine inatla…
Zennehar yılmaz
04 Ocak 2012 Çarşamba
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,