İnanmağım Gelir
Ah çə kirə m, ahım üstə
Neçə -neçə dağım gə lir.
Bir ahımla neçə dağın
Halına yanmağım gə lir...
Gözlə rim dikilir göyə ,
Qulaqlarım düşür küyə .
Bu yoxluqda varsan deyə .
Bir az dayanmağım gə lir.
İsinmirsə ə lim, üzüm,
Neynim sinə mdə ki közü?
Çırpdıqca qə lə mlə sözü,
Varağa sınmağım gə lir.
Qısılıb da bu sevginə ,
Çağırdım, bə lkə baxt dönə .
Yüz yol aldansam da, yenə
Sə nə inanmağım gə lir...
Terlan Ebilov
********************************
Sana İnanasım Gelir
Ah çekerim ahım üste
Gör bak nice ahım gelir
Ahımla bu kadar dağın
Haline yanasım gelir
Gözlerim dikilmiş göğe
Kulaklarım uğultuya
Bu yoklukta varsın diye
Birazcık durasım gelir
Isınmazsa elim yüzüm
Nedem sinemdeki közü
Vurdukça kalemle sözü
Varağa sinesim gelir
Sığınıp ta bu sevgine
Çağırdım belki şans döne
Yüz yol kandırılsam yine
Sana inanasım gelir
Uyarlama: Xalide Efendiyeva
Terlan EbilovKayıt Tarihi : 27.10.2012 20:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Janet Kohen Hanımı ışık içinde uyusun.
Saygılar,
Antoloji şairlerimizden Janet Kohen'i kaybettik dostlar.
Toprağı bol olsun. Ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Nerede olursan ol,
Nerede yaşarsan yaşa,
Neyle dolu olursan dol,
Ömür denilen vaktin içinde bir bulmacadır-
Sevinç,
Mutluluk,
Sevgi.
Nasıl düşünüyorsan düşün,
Nereye bakarsan bak,
Gizlemesini bilemeyeceksin insanlar arasında bölünen farkı.
Bak, görüyor musun,
yüzünü,
sesini, parmaklarının piyanoya dokunduğunu gör
bir beyaz varağa aktarılabiliyor,
işte senin besteleyebileceğin,
çalabileceğin,
okuyabileceğin şarkı.
Bu zamansız ülkede,
üstüne çökmüş seni üşüten bu ülke bu gölgede
evinde de,
dışarıda da,
şehirde de yalnızsın.
Üç-dört kız arkadaşınla tek gidiyorsun mağazaya,
yalnız dönüyorsun,
yalnız dönüyorsun başka bir kız arkadaşının düğününden
üç-beş kız arkadaşınla ...
Sanma ki, bu ülkede bir sen yalnızsın -
yalnızdı,
bu ülkenin işsiz kalan
hekimi,
öğretmeni,
memuru,
Bakanı ...
Ve aslında yalnızdı
her gün parasını alıp nice insanı yaran, doğrayan
cerrah da,
yalnızdı, her gün nice koyunu, canlıyı yere yatırıp kesen kasap da,
yalnızdı, kısa boylu yüce gökdelenli Mir’i de
yalnızdı, işgal edilen topraklarını geri alamayan Cumhurbaşkanı da, -
onun olsa bile ülkenin tüm yönetim yetkileri.
Evet, sevdiğim, yaşamak biraz daha fazla yalnızlık olsa bile
Dört duvardan ibaret mahpus! dediğin
bu evde
bir köşede duran piyano
şimdi gözlerine aksi düşen en güzel resim ne eser tenhalığın.
Parmaklarınla dokun dokunabiliyorsan bu piyanonun dillerine,
demek, ölmedi ne bu piyano, ne nice nice çalınan eserler, ne de sen
Düşün ki , aylaksın avaresin, işsizsin,
düşünme o zamanı seni ötmüş, sen ne geçmişsin ne de geçilmiş,
sen geçip gitmişsin
kendi mesleğini satın almaya paranın yetmediği memlekette.
Parmaklarınla dokun dokunabiliyorsan bu piyanonun dillerine,
demek ki, yalnız değilsin,
demek, ölmedi ne bu piyano, ne de nice nice, çalınan
eserler,
ne de sen.
Parmaklarınla dokun dokuna biliyorsan bu piyanonun dillerine,
ve parmaklarının ucundan çıkıyorsa
Kara Karayevin, Baht'ın, Mozart'ın, Şopenin ruhu,
demek dünya durdukça yaşaya-yaşaya ölen bir tek sen değilsin...
Terlan Ebilov
Uyarlama: Sinan Atik, Xalide Efendiyeva...
Teşekkürler: Sinan Atik
Güzel aruz hece ve serbest şiirler yazar...Usta şairdir...
Şairin delisi güzel yazar...
Teşekkür ederim Sinan kardeşim :) amma ben öyle yazmak isredim nedense...
Tebrikler, Terlan Ebilov, şeirin Gün'e yaraşır
TÜM YORUMLAR (14)