Bayram Kaya - İnanç Laiklik Hoşgörü 03 Ş ...

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Yani, toplum içinde, laiklik hukukileşerek, ideolojileşerek, icra (yürürde) olarak belli bir anlayışta çığlaşarak, uygulanacaktı. Ama ya hoşgörü! . O, öyle olmayacaktı. Aynı halkın içinde, çeşit çeşit anlamalarla, bazen hoşgörünün kendisi bile, hoşgörüsüzlük olmaktadır. Örneğin aynı çağın, aynı toplumunun, aynı ilinde, bir kısım insanın mayo ile denize girmesi, inançsal hoşgörü olacaktır.

Yine aynı ilde, aynı yerde, bu hoşgörüyü yapamayanlar, şimdilik güya alternatif tutumla! Tesettür mayo ve haşama ile denize girebilmesi, hoşgörü olmaktadır! Yani aslında hoşgörüye karşı, hoşgörü çatışma tutum lamasıdır bu. Çünkü hiç meselesi değil iken, şimdiye dek böyle bir arzu ve ihtiyaç içinde bulunamazken, alternatif hoşgörü adı altında, karşı duruş imajı olarak ve farklı görünümün cazibesini yaratarak, biçimsel gösterici çatışma belirtildi. Bu zımnilik laikliğin dolanarak ve kurbağayı ısıtarak yavaş yavaş alıştırılma haline gidebilecek yol taşlarını örmektir.

Hatta aynı ilin mahallesinde, aynı mahallenin, evlerinde dahi, birbirine benzemeyen hoşgörüler vardır. Birinin hoşgörüsü, diğerini dışlamaktadır. Bu da kabul olunmalıdır ki hoşgörünün el atılabilirlikleri ipucu yapmakta. Belli alanları kendine göre,” biri yiyip biri bakmasın” misali halksal ama ”imrenir olmanın” kendinde tutulması niteliğidir. Çünkü çevresinde şekillenecek örüntülerin çekirdeği (nüvesi) , somutluktan çok, soyutluğa daha yakın yapılabilip; anlayış ve tutumların soyut kılınmasından ötürü olabilmektedir.

Bu da daha bir temel olurluğa, gevşek bağlı oluştan kaynaklanmaktadır. O da inançların afakî anlaşılmasının sistem olup, süreçte yeniden değişememekten kendini böyle göstermesi, kendinin kendine de hoşgörüsü olmasını, toplumsal halksal zorunluluk yapılamamasındandır. Yani toplumsallaşan her dinamik somutlanırken, halksallaşan dinamikler, soyutlanmaya ve mübalağa etmeye kaçabilmektedir.

Tamamını Oku