İmran Akkuş Şiirleri - Şair İmran Akkuş

İmran Akkuş

Yalnız varlığınla bile adımlarıma yön verirken sen, ben ellerinin beyazlığına tapıyorum günbegün. Hiç geciktirmeden Sûr’a üfle lütfen, kıyamet yeniden kopsun bir gün gözlerinde; her sonun bir başlangıcı olacak merak etme. O gece vur beni göğüs kafesimin yedi yerinden ve beraber ölmeyelim diye çek al kaburgamın altın parçasını, ben yalnız sana vurulmuş olayım.

Kızıldenizin tam ortasından yürü o gece yarısı ve Râ’lara kafa tutarcasına batır güneşi bir ikindi vakti, kabileler koşuştursun dört bir yana ve biz Keops Piramit’inin en tepesinden Sahra’yı seyre dalalım. Bugünü ruhlarımızın insiyatifine bırakalım, bırakalım ki halk bayındırlasın. Üryan çocuklar doğsun bu kente ve biz seninle şarkımızı söyleyelim.

İsa’nın Kalbi’ndeki tüm mumlara üfle ve söndür. İbadethanelerin kapılarına mühür vuralım bugün. Sonra sen bana sarıl, aşka iman etsin toplum ben sana çevireyim kıblemi. Tanrı bunu affeder. Hatırlasana sevgilim bu dinde Mescid-i Aksa biziz.

Devamını Oku
İmran Akkuş

Dünya küçük sevgilim, hatırlarsın tanıştığımız günden. Onca zamanın bu kadar çabuk geçtiğine bakma, alıştığımıza sakın kanma. Çok sonradan rastlaşmamız gerekiyormuş; bu şehir bize çok eskiden dinlediğimiz o şarkıyı daha da unutturuyor sadece. Bu hengame de elbet biter, nihai saltanatlar da çöker; yalnız mum ışığının aydınlattığı bir gecede dönmesi için taş plaktan çalarız şarkımızı, sen hiç merak etme.

Gittikçe daha da uzaklaştığımızın farkındayım. Sen artık adını unuttuğum bir dağın kadını, bense bir ada vapurunda denizle yolculuk yapan bir adam. Buluşmamız için ortada bir yer seçmez artık bu şehir, zaten daha bu şehirde görüşmeyiz bile. Uzaklığı ne kadar olur, mevsimlerden hangisinde oluruz bilemem. Farklı bir coğrafyada, ayrı geçen yıllara pişman olmayacağız görüştüğümüzde, merak etme.

Sonra çok özlemiş gibi sarılmayacaksın mesela bana, eskilerin özlemini gidermeyeceğiz ki. Artık acı kahve içiyor olacağım o zaman. Belki sen de saçlarını toplar da gelirsin bilemem. Adını unuttuğun o şarkı benim. İnan, ne zamandır sebepsiz arayışlarımın sebebi sensin.

Devamını Oku