İmkansız Aşkına Ağıt Şiiri - Yalçın Güler

Yalçın Güler
97

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

İmkansız Aşkına Ağıt

Sabahın kadehi gözlerinle dolardı.
Kabuk tutmuş kalbime sar, küflü yasları.
Lal olmuş ozandım, aşkın çarmıhım...
Gözlerin imkansız sevgi tuzağım...
elin çekme yarim, aklım Cennetim.
Deli gibi, yangın gibi, Mersin’im...
Ben; sularla restleşen, yaşlı gemiyim.
Döne dolana akan, zamanlar katiliyim.
Cennet gözlerine, zaman celladına yemin !
Gayrı tek bir mısra dahi öldürmeyeceğim.
Seni seven, tek bir dakkada, dinlenmeyeceğim.
Öyleyse şu adını, koyayım tabutuma..
Yeminim olsun Yahya’nın Tanrısına !
Işık getirenim ol, atma İsmail kuyusuna. ..
Karanlığı izletme, koyma mağaralarda.
Cennetim, aşkım, ruhum... Tarsus’ta…
Hayatın kesik ağzında sustuğumda,
İmkanım ol ! imkansız dediğin, yaslı zorba….
Üzerimdeki el, ruhumdaki beden ol.
Çürüdüm, acizim…. aşkım da…
Tek bir an unutursam adını,
Saçların urgan olsun, işte bu tahta masa…
Öyleyse şu saçından, koyayım mezarıma...
Yemin olsun İsa’nın tanrısına.
Gece kahpe bir mermi, sen vurdukça aklıma.
Karıncalar yas tutar, ucube hayatıma.
Açsam ellerimi Musa’ nın Tanrı’sına…
İmkansızı olduran, imkan kılsın aşkıma…
Şahitliğimden aciz şu sefil kaplumbağa…
Gibi açık ellerim. imkansızım, bağışla..
Bana sevme deme ! İmkansızı oldur da…
ben denizler yakmış eski ozanım.
Öyleyse saçlarınla, gireyim şu mezara…
Seni sevdiren Rabbim, olur dese…
olur ya….

Sezai Karakoç-öyleyse şu şapkayı fırlatayım ırmağa….

Yalçın Güler
Kayıt Tarihi : 27.6.2021 14:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yalçın Güler