Kalın urganlara sarın şu gövdemi
Bir sokak tiyatrosunda okuyun şiirlerimi
Yunus’u, Mevlana’yı çağırın bu gösteriye
İzlesinler aşk için sessiz ölüşlerimi
Yüreğinin coğrafyalarında terk edilmiş yerler var mıdır diye sorarım, kendimle bir başıma kaldığım anlarda. Sensiz oralara ne kadar gitmeyi istesem, tarifi hep sana çıkan adreslerden geri dönerim. Serin sular serperim yüzüme tanrılar ismini hecelediği zaman, gözü kara bir haykırışla koşarım savaş arabalarının üzerine.
Düş ormanları içerisinde seni aramalarım sürerken binlerce ışık yılını geçtim de, ulaşamadım ülkene. Her adım başında bir şiir gömdüm toprağa ve hece hece aşkını haykırdım dağa, taşa, bulutlara. Gül bahçelerinde seni aramalarım sürerken yoruldu imgelerim, sessizliğin büyülü perdesini çeker gibi yaşadım şu hayatı.
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.