Silahlar çıkınca kınından
yahut
hüküm biçilince yaşadığım anlar üzerine
Usum, katrandan kanatlarını
ve çelikten dişlerini
yüreğimin en dizginlenmez yerinden alarak
geçirir en yumuşak yerlerine
resmi mühürle boyanmış yüzlerin.
Ki o yüzler
boğar yeşilden sesimi
ve daraltır üstüme
ben olan yeryüzünü.
Sonra
çaresiz
kuşanırım zırhını imgelerin...
Çünkü imgelerdir
çatık kaşlarını üzerimize salan yasaların
bizi derin kuyulara yaklaştıran
haylaz ve sevimli çocukları
DİRENMENİN.
Ne zaman ki
dilime dolansa
ürküten ağzıyla imgeler
korkular birikir ayaklarımın önünde.
Yürürüm bu yüzden
doldurarak gözlerimin ırmaklarına acıyı
geceleyin kuşların cıvıltısından önce gelen
katı yüreklerimize özgürlüğü taşıyan çocuklara.
Yürürüm
ardımda kavak yelleri
utangaç ve bakir
Yürürüm
ve beni dağlara yaklaştırır
o gömleğinin düğmeleri çözük
yıldızlarla donanmış gökleri olan
vahşi cazibeye...
Yürürüm
Zihnimin zirvesine
Bilmenin var eden adıyla
Esirgeyen ve Koruyan
Kayıt Tarihi : 3.12.2008 14:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!