' Özlenene - 2'
İmbat Serinliğim...
Yanardı içim
ses etmezdim
bilirdim
diyemezdim...
Seni
bir imbat serinliği gibi
buldum içimde
yaşıyormuşsun ve
yaşıyormuşum dedim...
Kanatsız melek
incinmişsin
en büyük kayıplarında
yanlız kalmışsın
ürkmüşsün
korkmuşsun
kızmışsın
acılara alışmışsın...
Gülmüşsün
için acırken
kocaman
kahkahalarının
şaşırtan neşenin ardına
ne büyük dertler gizlemişsin...
Düşündükçe şaşarım
ince narin bedeninle
nasıl ezilmemişsin?
Çalış kazan getir
yedik bitti
git yine...
Askere gitmemiş
bıyığı terlememiş
bir delikanlıydım
bu devrana düşeli...
Yirmi iki yıldır
deli gibi
döğüş boğuş
yaşamayı unut
çekyata kıvrıl
bir başına
dertleri uyut
masal değil o güzel
diyerek kendini avut...
Yan
yandım
kavrul
kavruldum
lime lime oldu
yüreğim
dökülüyor
savruluyor yerlere...
Ümid yok artık derken
yetişiyor imbat serinliği
savuruyor alevleri
bir derin nefes alıyorum
alabiliyorum bir an
yıllardır unuttuğum...
Yine gülüyor gözlerim
traş olmak
keyifliymiş meğer
çay daha mı leziz!
İmbat serinliği
sen ne yaptın?
Bunca yıl hayal sandım
kokusunu getirdin
sesini taşıdın
şaşırttın beni
daha beter yandım...
Bildim ya varsın
yaşıyorsun sağsın
düştüm ardına
çok gelme
düşme üstüme dedin...
Peki
haklısın peki...
Üzülmeni istemem
ben üzülsemde
istemem
madem mutlusun bensiz
sana ben
hiç bir şey diyemem...
Beklerim
mutlu olmanı
dilerim...
Hayatında olmayı
ne de çok isterim...
İmbat rüzgarım
tersine es ne olur
yârin kokusu
yangından beter
yakar gönlümü...
İzmir
16 Nisan 2009 - Saat: 03,01
Kayıt Tarihi : 14.10.2009 04:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!