Bu aynalar yabancı, ben deyilim görünen.
Gür saçlarım nerede? Neden alnım kırışık?
Ürperten akşamlarda sessizliğe bürünen,
Keder tüter bacamdan, öfke ile karışık.
Yanarım yad ellerde; koca bir hanedanın
Torunları el açar, cezasından Hüdâ'nın.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Çelme takabilirler kol kola yürünürken.
Hırlar, masum bir kuzu postuna bürünürken.
Arkadan kuyu kazar, bize dost görünürken.
Düşmanımla dostluğa, birbiriyle yarışık.
USTAM,Üstadım...Şiirler okununca insanın içini rahatlatmalı değil mi?Dürbün gibi olmalı...Bir mısraya bakınca dünyayı göstermeli....Gerçekten süpersiniz....Sizi izlemeye aldım haberin ola...Tam P.+ANT.
Çok güzel ifade etmişsiniz efendim.İmzamı atıyorum,alkışlıyorum..tebrikler..
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta