(Günlük değil,ömürlük hatırlanan tüm annelere selam-ı ezel ve ebed ile...)
Ana! ..
İki hece...
İki derin mânâ bâtında.
Gam ülkesinde sılanın adı.
Ve ana...
Yokluğun çilesinde varlığın adı.
İlk sevda,ilk aşktır zâhirde ana.
Gözler ilk kez onunla açılır dünyaya.
Kınalıdır elleri ve de nasırlı,
'Zemzemle yıkanmış duru seller gibi ak.'
Şefkat deryasında bir yelkenlidir kimi zaman,
Kimi zamansa tütmeyen ocaklarda aş.
Zemheri gecelerinde bir destandır ana,
Uzadıkça uzar ağıtlar onun ağzından.
Kaf Dağı'nda bir hercâi çiçeği,
Çinümaçin'de peri padişahının kızıdır ana.
Zümrüdüanka ile gelir o kutlu masallarımıza.
İlle de ana,
Hicran dolu bir türküdür de dile gelir,
Bir sazendenin hamarat ellerinde.
Güldür,gülşendir,gülbangdır ana.
Merhametinden güller derilmeyen.
Toprağa düşen son cemredir ana.
Yeşertir,yeşerecek tüm umutları.
Nisan bereketinde bir baran,
Ege'de esen serin imbatlardır ana.
Getirir rahmeti soluk soluk,
Ve savurur nefes nefes rûzigârı.
Geçilir de yârdan,geçilmez anadan.
Bir köprüdür ana.
Diyarbekir'de Malabadi,
Diyar-ı Erzen-i Rûm'da Çoban Dede.
Kavuşur firkatli gönüller onun pak sînesinde.
Fırat'ta hüzündür ana,Aras'ta garip.
Çoruh'ta âsidir,Sakarya'da tarih ana.
Vurulur medeniyetlerin mirası,
İki büklüm sırtına.
Candır,candan özge cânândır.
Yârdır,yârdan özge yârândır.
İlle de ana,ille de anadır.
Ve 'Cennet,anaların ayakları altındadır.'
Kayıt Tarihi : 10.3.2007 01:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)