İLLA Kİ İSTANBUL OLMUŞUZ
On dört hazeran çiçeği olmuşuz da serpilmişiz bir anda
Kadıköy ki bu kadar rengarenkti ilk defa, yıllar sonra.
Akın akın sumrular kondu sahile tam on dört tane
Bir Dilek tuttu deniz gözlerini yumarak
Tâ Karadeniz’den Filiz verdi içtenlik,
Esi esiverdi bir komşu Meltem zarifane, avutarak.
Efsunlu Yasemin her yer, her köşe
Başımızda taç; olanca narinliğiyle… Nesrin: yaban gülü;
Manzara ondan böyle eşsiz, böyle büyülü.
Özümüzde bir ıtır, bir renk ki hiç sorma!
Harika bir dostluk kokteyli paylaşılmışlıklardan,
Işıldadı bir Yıldız ki arşta
Hem partneri ,
Güneyden süzülüp gelen sakin bir Zehra!
Akın akın bir mısra, hat eyledi maziyi: sülüs
En güzel nakşı vurdu vefanın Çamlıca’ya.
Kenan iline düşen ayvarî bir süs;
Kuyuya bir el uzattı Mehmet sımsıcak;
Çıktı kuyudan Yusuf!
Bir el ki bu,
Kıymetsizleri utandıracak.
Ercan hep şairâne,capcanlı, diri;
İnce bir ayar insanlığa
Her bir şiiri.
Bozuldu böylece orucu ayrılığın ,
Haydi buyrun dostlar!
Vakit ,iftar vakti.
Uğrasın gayrı semtimize
Ramazan’ın bereketi.
‘’Ahmet! Adın ne de güzel ‘’dedi sonra Saadettin
‘’Saadet verdin gönlümüze’’ dedi ardınca,
Nâr kırmızı gülüşüyle ibrahim…
Eksiği olsa da muhabbet erlerinin,
Yıllar öncesinde bıraktığımız gibi sicim sicim,
Söz yoktu yani
Muhteşemliğine muhabbetin.
On dört hazeran çiçeği
On dört sumru, süs olmuşuz illa ki;
İlla ki İstanbul olmuşuz hani.
Yusuf Gökbakan
Kayıt Tarihi : 8.2.2018 02:07:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yusuf Gökbakan 2](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/02/08/illa-ki-istanbul-olmusuz.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!