İlk Yanlış Adım
Hikmet Çocuk evden eşine zor rastlanır bir şaşkınlık içinde haykıra haykıra fırladı:
- Beybam osurdu… Beybam osurdu… Beybam osurdu…
İçerideki işini-gücünü bırakan ana, rüzgarlar gibi uzaklaşan oğlunun arkasından bağırmaya başladı:
- Hikmeeet… Oğluuum… Ayıptııır… Rezil-rüsvay etme bizi ele-güne karşııı…
Hükmet Çocuk bahçeye, bahçedeki meyve ağaçlarına, ağaçların dallarına-yapraklarına, dallarda ötüp duran kuşlara, otlar arasında cırlayan böceklere, tozlu-tozaklı sokağa, sokaktaki evlere, evlerin duvarlarına, Ermeni maşatlığına, Küpeli ‘den gelen yola, gördüğü-karşılaştığı herkese ve her şeye olayı duyura duyura Cumhuriyet Alanı ‘na doğru vurdu gitti, vurup koştu, uçtu:
Seni ele sevirem ki...
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Devamını Oku
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir