Ne güzeldi değil mi sokak lambaları tam onun altında yaşandı ilk öpüş ilk dokunuş.
Kalbin çıkacaktı değil mi o sıcak yaz akşamında?
İlk buse gözler kapalı,
Ter yoklamış avuçlarını.
Kalbin hırsız kedi gibi nereye doğru atacığını şaşırmış zavallı.
Hiç bu kadar büzülmemiştir gelgitlerinde bile
Aksam yastığa başını koyuşun,
Ayla güneşi harmanlayışın başucunda
Nerde bulmak istersen o ani,
İlk öpüşteki kan devranını…
İlk opus var ya canda hal bırakmayan
İlk dokunuş,
Mısırdaki firavunların tapınışı gibi,
Güneşle ayın kıskanç kaçışları
Birbirine göstermedikleri yüzü gibi,
Ah gençliğe defalarca dönüş hikayelerinde ki o muhteşem olgu.
İlk kucaklaşma hatırlar mısın çok genç yaşta,
Hayatında duyduğun en anlamlı notaların pençeleri arasın da,
Gözler kapalı kalbin yamalı
Kan basıncının tavan yaptığı,
Deli fişek gibi fırlamaya hazır roketten farksız hallerin var ya,
Ah ah, ilk öpüş ilk deprem.
İlk öpücük rüyamıydı neydi,
Fakat gerçek bastığın yerin altından kaydığı kesindi,
Bir güç geldi bir kral edası her şeyi yaparım havaları,
Hepsine sen sebep oldun ilk dokunuş ilk ask öpücüğü,
Seni yıllara alıp götüren,
Fakiri zengin zayıfı güçlü yapan en tatlı aşk iksiri,
Kavgayı sevgiye nefreti aşka veren çocukluk rüyası,
Saflığın buluştuğu anlamlı hayat dokunuşu,
İste sadece saf bir öpücük o ilk öpücük...
Kayıt Tarihi : 31.1.2008 17:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)