çelik-çomak oynarken ben
delik ayakkabımdan utanırdım,
mavi bir önlükteyken sen
kelebek tokalı saçından tanırdım
okul bahçesinde dolaşmalarım eksikti
sen,beni düşük yakalı bir çocuk bilirdin
yamalı önlüğümüm sol yanı hep kesikti
sen bir iğne, bir iplik karşıma dikilirdin,
saçlarına ördüğüm bu kör düğüm
tenefüslerde çözülürdü sırma sırma
her zil çalışında kapıya koşmalarım
saf sevgimdi gelde şimdi haykırma,
her evlilik oyununda babaydım ben
sen çocuğumun annesi,
okul çıkışı elvedayla giden
sendin, bense yarının bir bahenesi,
defterimdeki arka sayfalar
koca yüreklerin şiirleriyle doluydu,
çocukça sürdüğüm sefalar
şimdiki sevdamızın bir koluydu,
tuttum kolunda gonca gülün
ip atlayışlarında buldum resmini,
bir acayip ayrılıktı verdiğin ödülün
gurbet yollarında aradım ismini
yakalı önlükler sandığa girmişti
boynuna taktığın altınlarla el olmuştun
yaşımız aşk denilen erdemliğe ermişti
sen bensiz bir yürekte elle dolmuştun
kitap aralarında sakladım seni
okudukça kipriklerimi ıslattım
her yaprakta yırttım hesapsız gideni
bir roman yazdım ve seni anlattım
küstüğüm ne varsa sana dair
barışamadım hiç bir zaman,
yıllar sonra sensizliğe oldum şair
satırlarıma düşme aman
Kayıt Tarihi : 12.9.2006 18:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!