İlk Aşk Yalnızlığı Şiiri - Bahadır Çiftl ...

Bahadır Çiftlikli
120

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

İlk Aşk Yalnızlığı

Yine dönüyorum yalnızlığa
Ey kutsal mabedim
Sen ki şiiri yaratan aşkla
Bir sığınaksın yağmura karşı
Benimle susup anlayan
Ve öğreten susmayı
Ki suskunluk bir ulu çınarın
Dağları deviren dik rüzgara karşı
Ayakta kalması

Konuşunca anlaşılmıyormuş anladım
Seni benden eksilttim ve hiçbir şeyim kalmadı

Izdırap, ızdırap dönünce yüzünü
Yoktur belki de manası hüznün
Kitaplardan arda kalan yalnızlık
Issızlık ve sessizlik
Sana yazdıklarım arasında
Beni sana bağlayanlarla
Evet diyorum aşk
Bütün bu anlamlar arasında
Yaşamı katlanabilir kılmak için
En zoru belki ama en güzeli
Kırılgan, sert ve gizemli
Senin bakışlarınla dirilirken gece
Tüm insan olmuşluğumu unuturken
Ve belki de deneyseldir aşk
Sen bir hatırasın sevgilim, daha yaşanırken

Bir de kadeh tutuyorsun elinde
Sevgilim zaten ellerin yeterince berrak değil mi?

Artık kalbimin boş bir ritmi yok
Seni tanıdığımdan beri
Hatta orkestralar var içimde
Ve hatta doğduğum günü soranlara söylüyorum
Seni ilk gördüğüm günü
Kalemin hatırına yazmıyorum artık şiirlerimi
Seni sevmeyi kendime borç bildim
Sanat ne sanat ne de halk için, bunu bireyselleştirdim
Artık ne yapıyorsam bu dünyada
Hepsi senin için

Dünyayla barışacak şiir, bana güldüğün andan
Ve okyanuslara karışacak aşk bir yandan

Ben parçalanmış ruhumu sana
Bir armağan olarak vermiştim
Tüm kalpler kendi için atarken
Bu hissiz dünyada
Ben gene sana dönmüştüm yüzümü
Ki ne zaman bana gülsen
Gamzelerindeki bülbül ve gülleri görürdüm
Hüzünlü bir akşam denize vuran ışıltıydı yüzün

Hiçbir kır çiçeği saksıda açmaz
Budur hüzün, aksi kanıtlanmaz

Kefenler gördüm, tabutlar
Ve göğün içinde ölümü anlatan kuşlar
Buna rağmen yaşadım
Şu göğsümü dolduran sonsuz inatla

Kanlı kefen ve tabutlar
İşte ölümün bir parçası olan yaşamak
Yaşadıkça tattım ölümü de
Gördüm nasıl silinir
Tüm izleri insanın

Hatıraları siler de toprak
İzi kalır satırlarda
Hüznün eskidiği akşam
Ben sana anlatıyorum hala
Susmayacak bu kalp kırılmakla
Görüyorsun sen tüm göğü ve yıldızları
Bakarak tek bir yakamoza
Biliyoruz ki yıldızlar uzakta

Ben sana
Yıldızlar kadar yakınım
Yıldızlar kadar da uzak

Şimdi geceye dönelim
Yıldızlar ışıyor gökte
Zaman hep böyle aksi midir?
Ay asılı tepemizde bir iş var
Böyle her gecede ayrı bir anlam mı olmalı

Gecenin en çocuksu saatlerinde
Kurulan bir hayalsin sen
En yaşlı saatlerde unutulan

Denize bakarca uzaklara bakarak
Bir hayale aldanarak, telaşlanarak
Sen ki toprağı canlı kılan mevsim
Seni bulmak gerek
Hiç açmamış çiçeklere inanarak
Sonunda sana dönüyorum yüzümü
Bir sevdayı kuşatarak

Biliyorsun gene yeşillendireceğim bahçeleri
Yüreğimden akan kan ve acıyla

Binlerce karanlık, elem ve keder
Telafi niyetine sevgi dolu sözcükler
Ve geceyi dolduran müzikler
Şimdi yağmur;
İtirafıdır günahlarını şehrin
Bir şairin gözleri hep buğulu görür dünyayı
Ki dünya bir iftiradır yakama bulaşan
Yaşamakla, yaşamaya çalışmak arasında

Bu muydu aslında
İçinde sürekli anlam aranan dünya
Saçların baskın geliyor senin
Kaderimi tamamlama

Bahadır Çiftlikli
Kayıt Tarihi : 28.6.2022 00:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Bahadır Çiftlikli