Seni görmek nasip olmadan önce
Nasip olursa ölüm
Mezarıma bir kere gel
Yoksa ahın ben de kalır
Çürüyemem paşam
Umut yok
Umut fakirin avuntusudur
Elleriyle yarattığı beladır bizzat
Hayal yok
Hayal fakirin zaman kaybıdır
Yüreğim kaç para etti af buyur
Bir tebessüm bir anı bir umut
Heyecanım kaç para etti
Merakıma af buyur
Kimler geldi pazara
(Eski Yunanlı' ya)
Süsleme demiştim Hesna
Saçlarını evrenin çiçekleriyle
Berbat görünsün süsleme
Çünkü şimdi Tanrılar
Sen yeni getirilmiş bir kanunsun ülkeme
Dillere kırbaç vuran bir dönemsin
Sokağa çıkma yasağıdır gözlerin
Ve bakışların bir kaçak silahtır namlusu uzun
Ansızın bir kelepçe olur ellerin
Ömrüme vurulan
Bizim ellerimizden uzundu elleri
Ve kolları...
İyi tırmanırlar
Ayakları da dal tutardı
Muzu hurmayı sever
Uluorta
Ölümü ölenler mi yaşıyor sanıyorsunuz
Afrika' da Afganistan' da Türkiye' de
Açlığa sefalete terk edilmiş çocuklar
Günde kaç defa ölüyorlar
Aşevleri lokantalar önünde
Yeşil ve kalabalık bir kadındın ilkin
Az bir şiirle beni sevebilirdin
Akşamları aşıktık sabahları yabancı
Çünkü hep sarhoşken koynuma girdin
Tenin sütbeyazdı kaygan ve ıslak
Yıldızlar mebusunda
Ayın başkanlığında
Hüküm sürmektedir gece
Ve yönetilmektedir yalnızlığım
Sessizlik meclisinde
Duygu tamircisiyim
Şiir takımı olmayan
Kapını çalıyorum
Üstüm başım kelime
Bir masa göster bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!