Aşkım, senle güzel şu deniz, doğa;
Limanlar anlatır sevgimi sana.
Sen gezen ceylan, ben Oturan Boğa;
Dumanlar anlatır sevgimi sana.
Aşıkım, bulunmaz bende döneklik;
Sinek olsam, pencerende sineklik;
Anla artık beni, etme ineklik;
Samanlar anlatır sevgimi sana.
Derdimi döktükçe söğülmüşüm ben,
Gözünde bir insan değilmişim ben,
Önünde yerlere eğilmişim ben,
Amanlar anlatır sevgimi sana.
Senin için sahra aştım, çöl aştım;
Hindistan'da Nirvana'ya ulaştım;
Medyumlara cincilere bulaştım;
Şamanlar anlatır sevgimi sana.
Yetmiyor mu ödediğim bedeller?
Dört mezhepte dua etti bu eller.
Şafii'ler, Malik'ler, İmam Hanbel'ler,
Numan'lar anlatır sevgimi sana.
Buna sevda derler; kokun misâli.
Açan bu yarayı, okun misâli.
Kartal Tibet-Filiz Akın misâli;
Kemanlar anlatır sevgimi sana.
Cahili hisseder, âlimi anlar;
Koca Türk Dünyası hâlimi anlar;
Özbekler, Kıpçaklar dilimi anlar;
Kumanlar anlatır sevgimi sana.
İlerledi yaşım, kalmadı rahat;
Ağardı saçlarım geçen her saat.
Bu saatten sonra ancak menfaat
Umanlar anlatır sevgimi sana.
Gizlemedim yüreğimin közünü,
Her mecliste ettim durdum sözünü.
Naaşımı görmemek için gözünü
Yumanlar anlatır sevgimi sana.
Beyhûde harcadım taktiklerimi,
Dostlar biçtim sanır ektiklerimi;
Bir gün biri yazar çektiklerimi..
Romanlar anlatır sevgimi sana.
29 Aralık 2007
Kayıt Tarihi : 1.8.2012 16:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!