'“İlah Konusu” Yazım Şiiri - Ahmet Bektaş

Ahmet Bektaş
829

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

'“İlah Konusu” Yazım

İlah Konusu

İlah, Sözlük manası: 1. özel, isim Bir alanda yaratıcılığı ile hayranlık uyandıran, çok beğenilen, çok tutulan.
Bu kapsamda ilahlaştırılan pek çok şeye işaret edilebilir! Yani kişi neye çok hayran ve neyi en zirvede tutuyor ise onu ilahlaştırma eğilimindedir! Bu nedenle literatürde "Nefsinizi ilahlaştırmayın! " uyarısı vardır Sadece nefsi ilahlaştırmak değil; parayı, menfaati, korkuyu, zaafları da ilahlaştırır insanlar! Paraya tapan menfaatine tapan kişileri de bu kapsamda uyarmak gerek! Korktuğu şeyleri de insanlar bilmeden ilahlaştırabilir!

"Tanrıların Nefesi" Bernard Werber kitabından alıntı kısımla konuyu açmak isterim!
"Dinlerin ortaya çıkışından bu yana insanoğlu kutsal bilgiyi iki seçeneğe bağlamıştır: İnanıyorum" veya "İnanmıyorum".Başka cevaplar bulmak için soruyu soruyu başka türlü sormak bana ilginç gelirdi. O'nun veya Onlar'ın var olduğu varsayımını ele alalım ve biz basit ölümlüleri nasıl gördüklerini anlamaya çalışalım. Hareket sınırları nedir? Bizi yargılıyorlar mı? Bize yardım ediyorlar mı? Bizi seviyorlar mı? Bize ne niyetle yaklaşıyorlar? ...
Bizimkine benzer bir dünyada, bizimkine benzer bir insanlığın üyelerini yönetebilseydiniz, tercihleriniz, tanrısallık biçiminiz ne olurdu? Mucize gerçekleştirir miydiniz? Peygamber kullanır mıydınız? Savaşı destekler miydiniz? Halklarınızın özgür iradeyle hareket etmelerine izin verir miydiniz? Ölümlülerinizin size nasıl dua etmesini isterdiniz? " Bernard Werber

"... Bundan böyle evren kendinden üstün olan üç büyük gücün dansı ile oyalanacaktır: D, Değişmez baskınlık, Dağılma, Devrilme gücü.N, Nötr, Nihai hiçliği anımsatan,Nihayetsiz güç.A, Anlaşma, Artırma, Aşk gücü.

D,N,ABu, büyük patlama sırasında ilk üç parçacıkta başlayan üçlü bir oyun:Proton, Pozitif; Elektron, Negatif; Nötron, nötr.

Moleküllerde tekrarlanan bir oyun.İnsan topluluklarında tekrarlanan bir oyun.Bundan sonra tekrarlanacak bir oyun..." Edmond Wells

Yani:

Tanrı mı kendine tapsın diye insan yarattı, insan mı kendi tapınmak için "İlah, ilahlar" uydurdu o konuda da düşünce sporu yapmak gerek!

Korkmayın! Eski zamanda İlk traktör gören bir köylü, traktörün önüne bir tutam ot ve bir kova su koymuş yoruldu hayvan diye. İşte makineyi hayvan olarak düşünmüş! Allah'ı da ilah olarak kurgulamak buna benzer bir hatadır! "La ilahe İllallah" (İlah değil Allah var) bunu açıklasa da tercümeyi yine yanlış yapıp "La" değil yerli yerinde kullanılmamış. Tercümede Allah'tan başka ilah yok" denivermiş! Bu durumda Allah, "İlah" oluyor! Şöyle de düşünülebilir Allah, ilaha yüklenen mananın değili olarak düşünülürse sorun kalmayacak!

Potansiyelini aktife edip bunun farkında, bilincinde olan sana ilahlık yapar!

Sen aktife edemediğin için "İlah"a tapma durumunda kalırsın!

"La ilahe İllallah" (İlah değil Allah var) Burada "La " değil manasında matematikteki değili düşünelim. Yani Allah, "İlah" haricidir! İlahın değili! Bu nedenle mahiyeti meçhuldür! İlahlar uydurup tapınanlar bu nedenle uyarılmış İnsan ilahlara tapanlar günümüzde devam ediyor!

Dinsel öğretiler, suçluluk aşıladı; günahkarlık ve doğuştan günahkar gelme fikri ve her daim günah korkusu ile insanlar bloke edildi! Korku ve beklenti aşılanmış. Bu da Allah'a inanç konusunun rayından "İlah" tapınması şeklinde kaymasına sebep olmuş.

Bu konu çok kapsamlı.

Selametle,

Ahmet Bektaş

Ahmet Bektaş
Kayıt Tarihi : 28.5.2014 18:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu kapsamda ilahlaştırılan pek çok şeye işaret edilebilir! Yani kişi neye çok hayran ve neyi en zirvede tutuyor ise onu ilahlaştırma eğilimindedir! Bu nedenle literatürde "Nefsinizi ilahlaştırmayın! " uyarısı vardır Sadece nefsi ilahlaştırmak değil; parayı, menfaati, korkuyu, zaafları da ilahlaştırır insanlar! Paraya tapan menfaatine tapan kişileri de bu kapsamda uyarmak gerek! Korktuğu şeyleri de insanlar bilmeden ilahlaştırabilir! "Tanrıların Nefesi" Bernard Werber kitabından alıntı kısımla konuyu açmak isterim! "Dinlerin ortaya çıkışından bu yana insanoğlu kutsal bilgiyi iki seçeneğe bağlamıştır: İnanıyorum" veya "İnanmıyorum".Başka cevaplar bulmak için soruyu soruyu başka türlü sormak bana ilginç gelirdi. O'nun veya Onlar'ın var olduğu varsayımını ele alalım ve biz basit ölümlüleri nasıl gördüklerini anlamaya çalışalım. Hareket sınırları nedir? Bizi yargılıyorlar mı? Bize yardım ediyorlar mı? Bizi seviyorlar mı? Bize ne niyetle yaklaşıyorlar? ... Bizimkine benzer bir dünyada, bizimkine benzer bir insanlığın üyelerini yönetebilseydiniz, tercihleriniz, tanrısallık biçiminiz ne olurdu? Mucize gerçekleştirir miydiniz? Peygamber kullanır mıydınız? Savaşı destekler miydiniz? Halklarınızın özgür iradeyle hareket etmelerine izin verir miydiniz? Ölümlülerinizin size nasıl dua etmesini isterdiniz? " Bernard Werber

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Bektaş