İkiz oğlakların doğumu

Karadoğu tedirgin ve huysuz
Sıklaşan sancısı sürüden ayırır
Merada otlayan ger, çomak
Çakır gözünü çalıdan ayırır
Kınalı keklikler kanat çırpar
Çam koyakları poyrazda huular
Karadoğu’da süt bereket
Yeni yavruları için meler
Kesme çalının filizini seçer
Dalına atılıp da tazenin öyle yer
Karadoğu yorgun, sıcak ve terli
Çipil çipil gözleri sancıdan yaşlı
Doğum dediğin ne erken ne geç
Vaktin yeni armağanları
Bir sakar ve bir de kır oğlak
Çam pürüyle dolu guzluk
Yeni doğanlara ikinci ağnak
Algız, sarıkız, akkız!
Çoban uzaktan ayhlar, sürüyü toparlar
İkindi vakti süt sağımında
Ayran tasına bir yudum özlem koyar.