İkindi vaktinde çöker hep hüzün,
Ve gün batımları çekilmez olur,
Son hıçkırıkları gelir gündüzün,
Akşamın bileği bükülmez olur,
İkindi vaktinde çöker hep hüzün.
Sessizce ayrılır gün batımında,
Güz yapraklarıdır kırık gönüller,
Ölümdür duyulan her adımında,
Bu yüzden hazana dönüşen güller,
Sessizce ayrılır gün batımında.
Ve göklerden yağan yaşlar kesilir,
Kalplerde dolaşan zehrin yasıyla,
Issız zindanlarda başlar kesilir,
Bu zehir içilir kafa tasıyla,
Ve göklerden yağan yaşlar kesilir.
Ruhuma işler bir hicran deseni,
Savrulup kalbime düşen yapraklar,
Ben her şeye rağmen anarken seni,
Bu gün batımları ve bu firaklar,
Ruhuma işler bir hicran deseni.
Sessizce kesilir birden dermanım,
Ve sinsice düşer geceme hüzün,
İkindi vaktidir ölüm fermanım,
İkindi vaktidir vuslatı güzün,
Sessizce kesilir birden dermanım.
Kah gün batımları, kah bu firaklar,
Bahtımın açmayan gülüdür sanki,
Kanımı donduran ah bu firaklar,
İçimde yaşayan ölüdür sanki,
Kah gün batımları kah bu firaklar.
(10.02.2004)
Mehmet Özden BiçerKayıt Tarihi : 22.11.2012 10:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!