İkindi Rubaileri-44. Şiiri - Nihat Malkoç

Nihat Malkoç
1595

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

İkindi Rubaileri-44.

KÜLLENEN ATEŞ

Karanlığa gark olduk, batınca güneşimiz
Terk-i diyar eyledi yârânımız, eşimiz
Nedamet yüreklerde paslı bir hançer gibi
Söndü heyecanımız, küllendi ateşimiz

MAVZER

Gönül kapısı açar dilimizdeki mavzer
Küstahları ürkütür elimizdeki mavzer
İnancımız odur ki şehit ebedî yaşar
Diriye kök söktürür, ölümüzdeki mavzer

MUSA VE FİRAVUN

Haksızlık yerde kalmaz, mislini görür eden
Ruhumuz aç kalırsa doymak bilir mi beden?
Hak başlara taç olur, tez unutulur batıl
Musa olmak dururken Firavunlaşmak neden?

MÜLTECİ DUYGULAR

Ruhumu kemiriyor amansız kaygılarım
Kalpten firar ediyor mülteci duygularım
Ya bir daha doğmazsa üzerimize güneş
Gece uyanıyorum, kaçıyor uykularım

ÜÇTEN DOKUZA

Baharı uğurlarken karşılarız güzleri
Uzağımıza düşer dünün sıcak izleri
Hoyrat bir el değince kopar gönül telimiz
Hayat üçten dokuza bir gün boşar bizleri

BİR NESİL YETİŞİYOR

Kim demiş fecir yakın, kim demiş gün ışıyor?
Ceddiyle bağı kopmuş bir nesil yetişiyor
Nerede elif gibi o dik, onurlu duruş?
Mülayimleşiyoruz, öfkemiz yatışıyor

Nihat Malkoç
Kayıt Tarihi : 13.12.2020 15:09:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nihat Malkoç