İkindi Rubaileri-34 Şiiri - Nihat Malkoç

Nihat Malkoç
1596

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

İkindi Rubaileri-34

ÖLÜMSÜZLÜK KAPISI

Eser bir deli rüzgâr, yıkılır ten yapısı
Ölüm sonsuza hicret, ölümsüzlük kapısı
Bedene can veren ruh, kafesten uçar bir gün
Dünya kula mülk değil, yok hayatın tapusu

CAN ORUCU

Acılar yuva yapar namluların ucunda
Güller tebessüm eyler ölümsüzlük burcunda
Her insan yalnız ölür, bozulur can orucu
Hüzünlü bir ay doğar, o ipekten saçında

ÖLÜMSÜZLÜK TAHTI

Gün gelir herkes susar, konuşur suskun ölüm
Ne varsa tuz buz eder, hayata küskün ölüm
Ruh yükselir ölümden, ölümsüzlük tahtına...
Yürekteki sızıyı eylerken teskin ölüm

ÖLÜM ARABALARI

Ölümsüzlük membaı, yeniden doğuş ölüm!
Hakikatin çırası, zulmeti boğuş ölüm!
Kulu sonsuza taşır ölüm arabaları
Yaradan'dan kuluna ilâhî bağış ölüm

SIĞLIKTAKİ DERİNLİK

Ölüm temmuz ayında gölgedeki serinlik
Tebessümle yıkanmış yüzlerdeki şirinlik
Fâniliğin sonsuzla buluşmasıdır ölüm
Kulların son şarkısı, sığlıktaki derinlik

IŞIĞA VARMAK

Karanlık gecelerden ışığa varmak ölüm!
Beşerin yarasını bekâyla sarmak ölüm!
Sonsuz bir hayat vardır ölümün ötesinde
Muvakkat bir hayatı sonsuza karmak ölüm!

Nihat Malkoç
Kayıt Tarihi : 6.1.2019 19:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nihat Malkoç