Gurbet; karanlık bir kuyunun dibi
Yâr yârı andıkça maşuğa doğar
Hayâlimde kalmış kor güneş gibi
Gülüşün gönlümü ışığa boğar.
Vuslat yok bilirim; kalp sabır taşı
Ben nasıl taşırsam, öylece taşı
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Ne güzel dizeler. Ne hisli anlatım.
Benden tam puan.
Saygılarımla efendim.
Vuslat yok bilirim; kalp sabır taşı
Ben nasıl taşırsam, öylece taşı
Sensiz yiyemem ki ekmeği- aşı
İkimiz için bir kaşığa sığar.
evet eski sevgileri şimdilerde bulmak çok zor oluyor güzel şiirinizi kutlarım saygı ve selamlarımla
Eski neşeler gitti be ablam.
Sayfanızı her ziyaret edişimde keyifli bir şiirinizle selamlaşıyorum..tebrikler şaire dost yüreğin kalemine hep güzel mısralar taşısın.Ankara'dan sevgi ve selamlar.
sultan hanıım TGRT fm de kendi sesinizden bir şiirinizi dinledim çok güzeldi hala tadı bende kaldı harıka ses tonunuzla hanımefendi kişiliğiniz yansımıştı dizelerinize yanı nakarat oldu dilimde yüreğinize sağlık sultan hanım sevgilerimle
sultan hanıım TGRT fm de kendi sesinizden bir şiirinizi dinledim çok güzeldi hala tadı bende kaldı harıka ses tonunuzla hanımefendi kişiliğiniz yansımıştı dizelerinize yanı nakarat oldu dilimde yüreğinize sağlık sultan hanım sevgilerimle
Vuslat yok bilirim kalp sabır taşı
Nasıl taşıyorsam sen öyle taşı
Ben sensiz yiyemem ekmeği- aşı
İkimiz için bir kaşığa sığar
Yılların biriktirdiği hasret. Kalbin sabır taşına döndüğü anların başlangıcı. Ama o an olacak ki vuslat olduğunda öğütecek hasreti o sabır taşı. Kutlarım üstadem. Kalemin daim olsun. Saygılarımla...
Bilmem hâlâ eski neşende misin
Ayrılık hasreti düşende misin
Gurbetin koynunda köşende misin?
Göz yaşı yağmuru aşığa yağar…
Sultan hanım çok şahane yaaa bu seven yüreğin hazan yüklü şiirini paylaş tığınız için teşekkür ederim
değerli şairim şiirlere soru işareti konmaz lütfen sizde koymayın şiirlerinizi begeni ile okuyorum
yüreğine sağlık harikasın
salim erben
Bilmem hâlâ eski neşende misin
Ayrılık hasreti düşende misin
Gurbetin koynunda köşende misin?
Göz yaşı yağmuru aşığa yağar…
ne güzel bir şiir olmuş...
akıcı ve nefis dizeler
tebrikler
selam ve saygılar
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta