Dün gece ansızın uyandım,
gezdim sendeki sahipsiz duyguları,
acı verdi bana gözlerinin aydınlığı
Çırılçıplak geçtim sulardan,
ay yansıdı hayallerimin damına,
siyah kuşlar havalandı gecenin yalnızlığında
Ağaçlar acı acı haykırdı her küçük adımımda,
uzun yollar bitti ağır ağır,
ulaştım tekrar sana serin sabahta
Gecenin büyüsünü taşıdım baş ucuna,
sen hala meleklerle dans ederken,
bedenin sonsuzlukta parlayan yıldızlar gibiydi
Ne yazık ki sonu kimse bilmiyordu
ve bilmemeliydi
Her şey gibi özel olmalıydı şu an
Sen bana cevep vermeden,
öylece uyumalıydın kaşımda
Hep bir zor,
bir de kolay vardı dünyada
ve kocamandı sevgi dolu
ve herkes kendi evreninde yaşardı
ve birkaç anahtarı,birkaç kapısı vardı yazık
Ben ise tüm bunları kalbimde taşıyarak
sana geliyordum
Zordu paylaşım,zordu güven duymak
Sana kendimi açmaya hazır değildim
ve sende bana
Ama günler çaresizliği getirmiyordu her zaman
Her çiçek sulayana açardı sonra
göz kamaştıran renkleriyle teşekkürlerini sunardı
Doğada her şey
ölümüne güzeldi ve ölümüne asil
Sende biliyordun tüm bunları,
farkındaydın her şeyin özindeki gerçeği,
ama ulaşmak bilmecenin son parçasıydı
Hep bir damla yaş vardı gözlerinde
buğulu camlara yazıyordun bir şeyleri
her okumaya çalıştığımda benden sakladığın,
bana söyleyemediğin
Ama günler devrildikçe
koparıyordu sende brikenleri
Rüzgarlar kokunu getiriyorken odama,
donuk bakışlarını hissediyordum yatağımda
Sana veremediğim çiçekleri kokluyorken,
bir dünya daha yıkılyordu,bitiyordu
Irmağın yatağı kurudukça,
ortaya çıkıyordu içindeki gizler
Ve aynı zamanda ölüyordu,
yeni güne doğacak güzellikler
Bir yerlerde ağaçlar kesiliyordu,
ta kulaklarımın içindeydi sanki,
tok balta sesleri
son nefesinde su içerken gövdeleri
yine dönüyorlardı,
topraktan geldikleri gibi
Biz ne ırmaktık ne de ağaç
Sadece gerçeğimizi yaşamaya and içmemiş
iki yolcuyduk henüz (07.06.99)
Kayıt Tarihi : 23.3.2006 19:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!