Pencereden odama vuran ışığına takıldı gözüm, iki sokak lambasının..
Ne de çaresizlerdi; yanyana, apayadınlık ama yapayalnız, biz gibi.
Kendimizi değil, sadece çevremizi aydınlatıyoruz.
Birbirimize dönmekten aciz iki sokak lambasıyız..
Arada bir gelip tekme atıyor densizin biri, aldırmıyoruz; sesimiz bile çıkmyıor.
Her gün önümüzden akıp giden hayatı izlemekle yetiniyoruz.
Ne garip? Bütün gün, bu hengamenin ortasında birbirimizi unutuyor; hava kararmaya yakın yanıyor içimiz. Çökünce karanlık, daha bir vuruyor ışığımız.
işte sana geliyorum
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek
Devamını Oku
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek