Bugün, içime bıraktığın kelebek ordusuyla beraber uyandım.
Başucumda bir sen vardın, bir de geceden kalan sisli bir mehtap.
Sol omuzumdaki çukur derya, içinde kirpiklerinden sandallar; rotam yine sen.
Yüreğimde kılıfsız bir bıçak, diz kapaklarım
mengene gibi sıkı; adım atacak güç ne arar.
Zaman gibi durgunum.
Şehir derin bir uykuda, yabani papağanlar dolaşıyor begonvil sarmaşıklarıyla dolanmış damımda.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta