İki Gözlü Bir Heybe Şiiri - Fahri Bulut

İKİ GÖZLÜ BİR HEYBE
Bütün insanlar omuzlarında iki gözlü bir heybe taşırlar.
Heybelerinin bir gözünde sevapları, bir gözünde de günahları, suçları vardır.
Zalim ve zulüm kar olan insanların, en yüksek mevkileri, makamları, Harun kadar varlıkları
olsa, işledikleri günahlarından asla kurtulamazlar. Cenazeleri musalla taşına konup, cenaze namazını kılmak için saf tuttuklarında, cenazesini kıldıran hoca efendi, Yönünü cemaatten tarafa dönerek, üç kere ey cemaati Müslüm in, cenaze kadınsa bu hatun kişiyi nasıl bilir diniz diye sorar, cenaze erkekse bu er kişiyi nasıl bilirdiniz diye sorar.
Cemaatte üç kere iyi bilirdik diye cevap verir. Ardından yine üç kere haklarınızı helal ettiniz mi diye sorar, yine cemaatte ettik ettik ettik diye cevap verir. Çünkü namaza duranların cümlesi, o zalimin, kötünün akrabaları, yakınları ve sevenleridirler. Musalla taşını günahlardan, kötülüklerden aklama taşı zannederek sevineceklerdir. Anaları ve babaları gibi kötü niyetli olanlar, bende öldüğümde böylesi bir cenaze merasimi düzenlenecek, anamız ve babamız gibi bizler de aklanacağız diyerek, anasından ve babasından kalan kötü mirasları sürdürecek, evlatlarına miras bırakacaklardır. Cehennem korkusu kalmayacak, böylece insanoğlunun var olduğu günden bu günlere süre gelen kötülükler asla bitmeyecek, belki de daha da şiddetli devam edecektir. Bunların örneklerini gerek okuyarak, gerek duyumlar alarak, gerekse günümüz de bizzat görerek, yaşamaktayız.
Örnek mi; Çorum, Maraş ve Sivas olayları. Bu cinayetlerin tümünü, Emevi soyundan olan, gerici, yobaz, beyaz sarıklı, külahlı, kara cübbeli mollalar işlemiş, ya da tetikçilerine işletmişlerdir. Bu günahları, suçları işlettikleri cahillere de cennet vaat ettikleri gibi, İslam’ın beş şartını yerine getirenin işledikleri bütün günahlarından af edileceklerini söylerler. Onun içindir ki İslam ülkelerinin cümlesinde Muaviye Emevi dini, kuran dini diye dayatılmaktadır.
Bu güne kadar böylesi cenazeler de yürekli, korkusuz bir yiğidindin adamı çıkıp da, mağduriyete uğrayan insanların çocukları buradalar mı? Onlardan helallik aldınız mı? Kimin hakkını, kime bağışlıyor, helal ediyorsunuz diye bağırdığını duymadık. Yaratanın şu iki ayetini de din adamı geçinenlerden duymadık. Allah iki kulum ebedi cehennemlik diyor, birisi bana şirk koşan, biriside kullarımın haklarını yiyenlerdir. Peygamberin vefatından sonra Emevi soyundan halife olanlar başta Muaviye olmak üzere, mescitteki tüm vaazların da cahil güruha, günah işlemekten asla korkmayınız demişlerdir. Çünkü İslam dininin men ettiği bütün günahları, suçları kendileri de işlemişlerdir. Onların çocukları ve torunları da işlemeye devam etmektedirler.(Yalan söylemek, çocuklara tecavüz etmek. kadınlara şiddet uygulamak, kul hakkı yemek, beytülmalden, ( Hazineden) hırsızlık yapmak, yaş kesen baş keser dendiği halde yaş kesmek, bir insanı öldüren bütün insanları öldürmüş sayılır dendiği halde), suçsuz, günahsız başta Hz. Hüseyin olmak üzere, tüm Ehlibeyt olanları, hatta ehlibeyt sevicilerini bile çeşitli garabetler, çamurlar atarak katletmek, onların evlatları, torunları olanlar da etmeye devam etmektedirler. Öldüklerinde iki gözlü heybeleri omuzlarında ahrete giderler.
Ne mutlu öldüğünde ahrete giderken heybesinin günah gözü boş, sevap gözü dolu olanlara…
İşte kuran mümini ve gerçek Müslümanlar bunlardır. Allah mümin kullarına cenneti müjdelemiş, Münkir, münafık, zalim, cani, hırsız, yalan söyleyen, kul hakkı yiyenlere de, cehennem ve cehennem azabı vadetmiştir…

Her insanın boynunda, iki gözlü heybe var,
Bir gözünde sevabı, bir gözünde günahı,
Günahkâr ölenlere cehennem azabı var.
Cehennem azabından, günahkâr zalim korksun.

Maddi gücü olmayan, karanlığa mum yaksın,
Aydın, bilge insanın, ağzında ballar aksın,
Zengin olan insanlar, fakire yardım yapsın,
Ne mutlu karanlığa, mum yakan insanlara…

Rızazade, günahkâr kulunu tanrı bilir,
Topuzlu zebaniler, kabrinde ceza verir,
Ruhu azap çekerken, bütün bedeni çürür,
Günahkâr ölen kulun, kabir azabı vardır.
04.05.2024
Eğitimci Şair Fahri Bulut Rızazade-İzmir, zamanı…